2025’in “Aile Yılı” ilan edilmesinin, toplumsal hafızaya yönelik bir uyarı niteliği taşıdığını belirten Ege Üniversitesi Birgivi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hanefi Palabıyık, aile kavramının zayıflamasının sadece bireyleri değil tüm toplumu etkilediğine işaret etti. Aileyi korumanın, devletin ve milletin geleceğine yapılacak en kıymetli yatırım olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Palabıyık, ailenin hem ahlaki hem de kültürel değerlerin taşındığı bir yapı olduğunu vurguladı.
Aileyi değiştirmek, toplumu değiştirmektir
Ailedeki çözülmenin, toplumsal yapıyı da zedelediğine dikkat çeken Prof. Dr. Palabıyık, özellikle medya içerikleri üzerinden geleneksel aile değerlerine yönelik tehditlere karşı tedbir alınması gerektiğini belirtti. Emperyalist kültürel saldırıların aile yapısını hedef aldığını ifade ederek, güçlü ailelerin tarihte Türk milletinin yeniden ayağa kalkışlarında önemli bir rol oynadığını hatırlattı.
Aileye sahip çıkmak toplumsal sorumluluktur
Aile bağlarının zayıflamasının bireyin kendi iç dünyasında yabancılaşmasına yol açtığını dile getiren Prof. Dr. Palabıyık, İslam’da ailenin toplumsal huzurun temeli olarak kabul edildiğini belirtti. Ailenin sadece biyolojik bir birliktelik değil; aynı zamanda sevgi, sabır ve hoşgörünün öğrenildiği ilk okul olduğunu söyledi. Akrabalık bağlarının zayıfladığı günümüzde, evlilik kurumunun desteklenmesinin ve özendirilmesinin önemine dikkat çekti.
Hızlı ve etkili tedbirler alınmalı
Aileyi tehdit eden medya içeriklerine karşı, değer odaklı dizi ve programlarla karşılık verilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Palabıyık, devletin geçim koşullarını iyileştirerek gençleri evlenmeye teşvik edecek politikalar üretmesinin kaçınılmaz hale geldiğini ifade etti.
Akademik çalışmalarla destek veriliyor
Ege Üniversitesi Birgivi İlahiyat Fakültesi olarak aile konusundaki çalışmaları sürdürdüklerini aktaran Prof. Dr. Palabıyık, “Toplumsal Cinsiyet ve İslam Düşüncesinde Kadın” başlıklı bilimsel makalesinin yayımlandığını hatırlattı. Ayrıca, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadın ve aile temalı paneller düzenlediklerini söyledi. İslam’da kadının aile içindeki rolü ve haklarına dair ders içeriklerini güncelleyerek hem lisans hem de lisansüstü düzeyde bu temayı derinlemesine işlediklerini aktardı.
Aileyi güçlü tutmak tüm toplumu güçlendirir
Prof. Dr. Palabıyık son olarak, İslam geleneğinde ailenin bir sığınak, bir okul ve bir değerler zinciri olduğunu belirtti. 2025’in Aile Yılı olarak ilan edilmesini bir fırsat olarak gördüklerini ifade ederek, hem akademik hem de sosyal çalışmalarla bu yapının güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
