Washington yönetimi, Venezuela lideri Nicolas Maduro’nun “Cartel de los Soles” adlı yasaklı madde kartelinin başında yer aldığı yönündeki suçlamalar ışığında, yakalanması için verilecek ödülü 50 milyon dolara yükseltti.
ABD, Maduro’nun yakalanması için ödülü ikiye katladı
ABD, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun yakalanmasına yardımcı olacak bilgi verenlere verilecek ödülü 25 milyon dolardan 50 milyon dolara yükseltti. Bu adım, Washington yönetiminin Maduro’yu adalet önüne çıkarma konusundaki kararlılığını açıkça ortaya koyuyor. ABD Dışişleri ve Adalet Bakanlıkları, bu ödülün ABD Yasaklı madde ile Mücadele Ödül Programı kapsamında verileceğini duyurdu.
Maduro ve “Cartel de los Soles” iddiaları
Resmi açıklamada, Maduro’nun yaklaşık 10 yıldır “Cartel de los Soles” adlı uluslararası yasaklı madde kartelinin lideri olduğu belirtildi. ABD Hazine Bakanlığı, bu örgütü “Özel Olarak Belirlenmiş Küresel Terör Örgütü” ilan etmişti. Kartelin, ABD’ye büyük miktarda yasaklı madde sevkiyatı yapmaktan sorumlu olduğu iddiası, ödül artışının temel gerekçesi olarak öne çıkıyor.
ABD’nin Venezuela politikası
Washington, 28 Temmuz 2024 tarihindeki Venezuela başkanlık seçimlerinde Maduro’nun zafer ilan etmesine rağmen bu sonucu tanımıyor. ABD, Maduro’yu Venezuela’daki demokrasiyi baskı altına alan ve iktidarını hukuksuz yöntemlerle sürdüren bir diktatör olarak görüyor. Bu nedenle, Maduro’nun Venezuela’nın meşru devlet başkanı olarak kabul edilmediği resmen ifade edildi.
Marco Rubio’dan sert tepki
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, sosyal medya üzerinden Maduro’yu “diktatör” ve “yasaklı madde -terör örgütü lideri” olarak tanımlayarak, yakalanmasının elzem olduğunu vurguladı. Rubio’nun açıklaması, ABD’nin Maduro’ya yönelik baskısının siyasi ve hukuki boyutunu sert bir dille ortaya koydu.
Venezuela’dan kınama ve karşı tepki
Venezuela hükümeti ise ABD’nin ödül artırımı hamlesini sert biçimde eleştirdi. Dışişleri Bakanı Yvan Gil, bu adımı “kaba siyasi propaganda” ve “hukuki ile ahlaki dayanaktan yoksun” bir operasyon olarak niteledi. Gil, ABD’nin bu hamlesinin ülkenin iç siyasi istikrarını bozmayı amaçlayan bir medya manevrası olduğunu ve bu tür komploların Venezuela’nın güvenlik kurumları tarafından engellendiğini belirtti.
