Doğanın kudretini hissedebileceğiniz, manevi atmosferiyle sizi büyüleyecek bir serüvene hazır olun. Kullanıcıların merak ettiği konular arasında önemli bir yere sahip olan "Allahu Ekber Dağları", adeta büyülü bir dünyanın kapılarını aralıyor. Peki, bu dağlar nerede yükseliyor ve hangi şehirde bulunuyor? Adını nereden almış olabilir? Tüm bu soruların cevapları, bu muhteşem coğrafyanın gizemli öyküsünü aydınlatacak. Allahu Ekber Dağları nerde, hangi şehirde? ve Allahuekber Dağları ismini nereden almıştır? Haydi, beraberinde bu büyülü serüvene adım atalım ve sırlarla dolu bir dünyayı keşfedin. İşte detaylar haberimizde...

Allahu Ekber Dağları nerde, hangi şehirde?

Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nin göz alıcı manzaralarından biri olan Allahuekber Dağları, Erzurum-Kars Bölümü'nde konumlanmış tektonik yapılı bir dağ silsilesidir. Bu özel coğrafya parçası, Erzurum, Kars ve Ardahan illerinin sınırlarında uzanırken, 2004 yılında Sarıkamış-Allahuekber Dağları Millî Parkı olarak ilan edilmiştir.

Doğanın Görkemli İfadesi: Yüce Allahuekber Tepe

Kars ve Sarıkamış şehir merkezlerinin kuzeybatısında yer alan bu dağlar, orojenik kıvrım dağları olarak bilinir. Kars Çayı, Kura Nehri ve Tortum Çayı havzalarını birbirinden ayırırken, Erzurum ve Kars illerinin sınırları da bu dağların zirvelerinden geçer. Allahuekber Dağları, 40 km uzunluğunda ve 20 km genişliğinde bir alana yayılırken, en yüksek noktası 3120 metrelik Yüce Allahuekber Tepe'dir.

Doğal Zenginlikler ve Koruma Alanları

Sarıkamış, Göle, Selim ve Şenkaya ilçeleriyle sınırlanan bu dağlık bölge, önemli bir biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapar. Allahuekber Dağları, Önemli Bitki Alanı (ÖBA) olarak belirlenmiş olup, 3.216 hektarlık bir orman alanını ve toplamda 25.882 hektarlık bir araziyi kapsar. Bu alan, 5 adet Avrupa ölçeğinde ve 4 adet dünya ölçeğinde nesli tehlikede olan türlerin yaşam alanıdır.

Tarihin İzleri: Sarıkamış Harekâtı

I. Dünya Savaşı sırasında yaşanan Sarıkamış Harekâtı, Allahuekber Dağları'nın tarihsel önemini pekiştirir. Türk kolorduları, bu dağları aşmaya çalışırken şiddetli kar yağışı ve tipiyle karşılaşarak büyük kayıplar yaşamıştır. Bu harekâtın anısına Sarıkamış-Allahuekber Dağları Millî Parkı'nın kurulması da önemli bir adımdır.

Doğanın Kucakladığı Miras

Allahuekber Dağları, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda tarihî ve kültürel mirasıyla da ziyaretçilerini büyüler. Doğu Anadolu'nun bu gizemli köşesi, zengin biyoçeşitliliği ve tarihi dokusuyla her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor.

Allahuekber Dağları ismini nereden almıştır?

1914 yılında, Sarıkamış'ta Osmanlı-Rus savaşının kızgın ateşiyle ısınan bu topraklarda, 60 bin asker donarak şehit oldu. Kars'ı Ruslardan geri almak için yapılan harekatta, soğuk ve açlık en büyük düşman oldu.

Hedef: Kars'ı Yeniden Kazanmak
Başkumandan vekili Enver Paşa'nın liderliğindeki Osmanlı Ordusu, Rusları beklenmedik bir yerden, Allahüekber dağlarından vurmayı hedefliyordu. Ancak, soğuk hava ve zorlu koşullar planları alt üst etti.

İnsanüstü Zorluklar
Allahuekber dağlarının 2-3 bin rakımlı geçitlerinde, sıcaklık sıfırın altına 30 dereceye kadar düşüyordu. Türk askerleri çölden gelmiş, yazlık üniformalarla karşılaştı. Kurmay Subay Şerif Bey'in anlattığına göre, Sarıkamış'ta durum vahimdi. Bir asker, çıldırmışçasına karları kemirirken, binlerce insan donarak hayatını kaybetti.

Şehitlerin Hatırası
Rus Kafkas Ordusu Kurmay Başkan Vekili Dük Aleksandroviç Pietroviç, Sarıkamış'ta yaşananları anılarında dile getirdi. Mavzerleriyle nişan almış, ama tetiğe asılamamış 9 kahraman... Cephane taşıyanlar, son nefeslerinde hırslarını kainata bırakmak isteyenler... Binbaşı Nihat, başı açık, dimdik ayakta duruyor, gözleri karşıda.

Aşırı Soğuk, Açlık ve Acı
Allahuekber dağları aşıldı, Sarıkamış kuşatıldı. Ancak, aşırı soğuk ve açlık, hedefin ele geçirilmesine engel oldu. Kuşatma harekatı, 5 Ocak 1915'te sona erdi. Osmanlı Ordusu, bu soğuk topraklarda, 60 bin askerini donarak kaybetti. Rus birlikleri ise 32 bin askerini savaşta kaybetti. Bu soğuk topraklar, Sarıkamış Şehitleri'nin azim ve fedakarlığıyla anılmaya devam edecek.

Kaynak: HABER MERKEZİ