İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Yenigün Gazetesi tarafından düzenlenen “Antroposen Çağı ve İzmir” başlıklı söyleşide, iklim krizi, su kıtlığı, gıda güvenliği ve orman yangınları gibi insan kaynaklı çevresel tehditlerin, klasik siyasetle çözülemeyecek kadar derinleştiğini söyledi. Elhamra Sahnesi'nde gerçekleşen programa bilim insanları, akademisyenler, CHP Parti Meclisi Üyesi Dr. Baran Bozoğlu, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ve sivil toplum temsilcileri katıldı.
Yepyeni bir siyasetten bahsetmemiz lazım
Konuşmasında teknolojinin ve yapay zekânın damga vurduğu yeni bir döneme adım atıldığını hatırlatan Başkan Tugay, artık sadece insanların değil, tüm canlıların hak sahibi olarak görülmesi gerektiğini vurguladı. Bugünün siyasi yapılarının, insanların en temel ihtiyaçlarını bile görmezden gelen sistemler yarattığını belirterek, evinde yiyecek olmayan, sağlık hizmeti alamayan, iş kazasında ölen insanların olduğu bir düzeni sürdüremeyeceklerini söyledi. Kimseyi dışlamayan, ihtiyaçlara çözüm üreten ve insanı odağına alan bir siyaset anlayışına geçmek gerektiğine işaret etti.
Değişmeyen kafalar artık değişmek zorunda
Konuşmasında, değişmeyen kafaların artık değişmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Tugay, doğanın değil insanların kurduğu sistemlerin bugünkü krizlerin başlıca nedeni olduğunu belirtti. Devlet yapısının toplumun tüm kesimlerini kapsamak yerine belirli grupları gözettiğini ve hesap vermez hale geldiğini ifade etti.
İzmir su ve iklim krizi konusunda yoğun çalışıyor
İzmir’in yüzölçümünün yüzde 83’ünün yangın riski altında olduğunu hatırlatan Başkan Tugay, iklim koşulları nedeniyle erken müdahale sistemleri dışında fazla bir şey yapılamadığını ancak bu durumun kabul edilemez olduğunu söyledi. Su, enerji ve gıda krizlerinin kapıda olduğuna dikkat çekerek, İzmir’in bu konularda liderlik üstlendiğini ve ortak akılla çözüm üretmeye çalıştığını vurguladı. İzmir’in geleceğini tüm kesimlerle birlikte inşa etmeyi hedeflediklerini belirten Başkan Tugay, ne yapılması gerektiğine tek başlarına karar vermek istemediklerini kaydederek, İzmir'in bu mücadelede öncü olacağını dile getirdi.
Söyleşi oturumlarla devam etti
Söyleşinin ilk oturumunda Prof. Dr. Çiler Çilingiroğlu, Antroposen çağının İzmir üzerindeki etkilerini aktarırken, Dr. Fatih Özden agroekolojik yaklaşımı gündeme taşıdı. Gıda Mühendisleri Odası’ndan İbrahim Uğur Toprak ise bu çağda gıda adaletinin nasıl sağlanabileceğine dair bilgiler verdi. İkinci oturumda CHP PM Üyesi Dr. Baran Bozoğlu dirençli kent modellerini anlattı. İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan su krizine yönelik yönetim stratejilerini aktarırken, Orman Mühendisi Ayhan Bayrak İzmir’deki orman yangınlarına karşı alınan önlemleri paylaştı.
Kamu yararına habercilik yapıyoruz
Yenigün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Dirik ise başlattıkları söyleşi dizisinin kentte kamusal tartışma kültürünü güçlendireceğini belirterek, haberleriyle kentin sorunlarına dikkat çektiklerini söyledi. Bu söyleşilerin de kamu yararına habercilik anlayışını beslediğini sözlerine ekledi.
Antroposen Çağı nedir?
Bilim insanları Paul Crutzen ve Eugene F Stoermer insanların etkili olduğu yeni bir jeolojik çağın başladığını düşündüler. Bu yeni jeolojik çağa Antroposen Çağı adını verdiler. Antroposen, insanoğlunun dünyaya olan etkisinin en üst düzeylere çıktığı Sanayi Devrimi’nden bugüne dek geçen süreç. Antroposen çağının başlangıcı, insan nüfusunun ve tüketim alışkanlıklarının aniden hızlanmasını ifade eden “Büyük Hızlanma” döneminin başladığı 1950’lere dayandırılıyor. Bu dönem aynı zamanda plastik, beton ve alüminyum gibi materyallerin her yerde yaygınlaştığı bir dönemi temsil ediyor.




