Uzun yıllar özel sektörde üst düzey yöneticilik yapan ve halen Bellona Mobilya’nın CEO’su olan Alpaslan Baki Ertekin, siyasette aileden birine liderlik devrinin kamuoyunda oluşturduğu algıya dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar ile gündeme gelen Alpaslan Baki Ertekin kimdir?
Alpaslan Baki Ertekin kimdir?
Alpaslan Baki Ertekin, 1971 yılında İstanbul’un Beykoz ilçesinde doğmuştur. Lisans eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde tamamlamıştır. İş yaşamına 1994 yılında Migros Ticaret A.Ş.’de adım atmıştır. Kariyerinin ilerleyen dönemlerinde pazarlama, yöneticilik ve genel müdürlük gibi görevlerde bulunmuştur.
Uzun yıllar özel sektörde üst düzey yönetici olarak görev almıştır. Boydak Holding’in TMSF yönetimine geçmesinin ardından yeniden yapılandırılan yapıda, holdingin yeni adı olan Erciyes Anadolu Holding bünyesinde CEO olarak görevlendirilmiştir. Bu görev süresince, mobilya, enerji ve üretim gibi çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren bağlı şirketlerin yönetiminden sorumlu olmuştur.
2025 yılı itibarıyla, Erciyes Anadolu Holding’e bağlı Bellona Mobilya’nın CEO’su olarak görev yaptığı yönünde bilgiler kamuoyuna yansımıştır. 17 Mart 2025 tarihinde Erciyes Anadolu Holding’teki CEO’luk görevinden ayrıldığı duyurulmuştur. Bu ayrılık, holding bünyesinde yapılan yönetimsel yeniden yapılanma çerçevesinde gerçekleşmiştir.
Alpaslan Baki Ertekin’den “Siyasi Liderlik” açıklaması
Bellona CEO’su Alpaslan Baki Ertekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sonrası AK Parti Genel Başkanlığı’na Bilal Erdoğan’ın gelebileceğine dair sosyal medyada yapılan yorumlara ilişkin dikkat çeken bir değerlendirmede bulundu. Ertekin, kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, siyasette aile içi görev devrine yönelik eleştirileri sorguladı.
Paylaşımında, holdinglerin kurucuları tarafından yönetimin aile bireylerine devredilmesinin toplum tarafından doğal karşılandığını hatırlatan Ertekin, aynı durumun siyaset söz konusu olduğunda neden anormal karşılandığını sordu. Özel sektör ile siyasetin liderlik yapıları arasındaki benzerliklere dikkat çeken Ertekin, bu iki alan arasında toplumsal algı bakımından bir çifte standart bulunduğunu dile getirdi.
AK Parti örneği üzerinden açıklamalarına devam eden Ertekin, partinin kurumsal bir yapıdan ziyade liderin siyasi birikimi ve karizmasıyla şekillendiğini belirtti. Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde inşa edilen siyasi yapının, bu vizyonu bilen ve benimseyen bir isim tarafından sürdürülmesinin doğal bir tercih olabileceğini ifade etti.
Ertekin, “Ben AK Partili değilim, Recep Tayyip Erdoğan’ı destekliyorum” ya da “Reisçiyim” diyenlerin sayısının yüksek olduğuna dikkat çekerek, bu durumun partiyle lider arasında güçlü bir bağ kurduğunu belirtti. Açıklamasında, Türkiye’de darbeler ve siyasi müdahaleler nedeniyle kurumsallaşmanın kesintiye uğradığını, bu nedenle güçlü lider figürlerinin öne çıktığını vurguladı.
Siyasi liderliğin aile içinden bir isme devredilmesi yönündeki olasılığın, partinin sürdürülebilirliği açısından stratejik bir tercih olabileceğini ifade eden Ertekin, liderin kendi inşa ettiği yapıyı vizyonsuz bir yöneticiye bırakmak istememesinin anlaşılabilir olduğunu söyledi.
