Eşsiz doğasıyla göz kamaştıran Nilüfer Gölü, beyaz nilüferlerin su yüzeyinde açmasıyla adeta doğa fotoğrafçılarının ve doğaseverlerin uğrak noktası haline geldi. Biyolojik çeşitliliğiyle dikkat çeken göl, aynı zamanda önemli bir uyarıya da ev sahipliği yapıyor: Koruma altındaki nilüfer çiçeklerini koparanlara 557 bin 212 TL idari para cezası uygulanıyor. Yaklaşık 2 dönüm alana sahip göl, mayıs ayında açmaya başlayan ve kasım sonuna kadar su yüzeyini süsleyen nilüfer çiçekleriyle ziyaretçileri büyülüyor. Halk arasında “lotus” olarak da bilinen bu zarif bitkiler, güneşin doğuşuyla birlikte su yüzeyinde belirip, akşam saatlerinde yeniden suyun altına çekiliyor. Bu döngüsel yaşam, göle ayrı bir görsel ritim katıyor.
Amazon’dan Gelen Misafirler
Uzmanlara göre, bölgedeki nilüferler yerli olmaktan çok, uzun yolculuklar sonucu göle ulaşmış. Nilüfer çiçeklerinin tohumlarının, Amazon ormanlarından göçmen kuşların taşımış olabileceği düşünülüyor. Suyun dibindeki çamura köklenen ve yaklaşık 1 metreye ulaşan saplarıyla dikkat çeken bu bitkiler, gölün ekosistemini de dengeliyor. Nilüfer Gölü, doğal sit alanı statüsüyle sıkı şekilde korunuyor. Bu hassasiyetin en önemli sebebi ise çiçeklerin nadirliği ve ekolojik önemi. Yetkililer, nilüferlerin koparılması ya da zarar verilmesinin “biyolojik çeşitliliğe kasıtlı müdahale” kapsamında değerlendirildiğini belirtiyor. Bu kapsamda, 557 bin 212 TL'ye kadar para cezası uygulanabiliyor. Her yıl binlerce doğa tutkunu ve fotoğrafçıyı ağırlayan gölde, ziyaretçilere çiçeklere dokunmamaları ve suya girmemeleri yönünde uyarı tabelaları yerleştirilmiş durumda. Bölge halkı ve yetkililer, ziyaretçilerin sadece görsel keyifle yetinmelerini, doğal dengenin korunması için hassas davranmalarını istiyor.
Fotoğrafçıların Yeni Favori Durağı
Nilüfer Gölü, özellikle gün doğumu ve gün batımında oluşan yansımalarla fotoğraf meraklıları için adeta açık hava stüdyosuna dönüşüyor. Çiçeklerin su üzerindeki zarif duruşu ve doğal ortamla bütünleşen manzaralar, gölü görsel anlamda da değerli kılıyor. Nilüfer Gölü, sadece bir manzara değil; aynı zamanda doğanın sessiz, nazik ama güçlü bir mesajı. Bu büyüleyici atmosferin korunabilmesi için her bir ziyaretçinin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekiyor. Çünkü bir nilüferi koparmak, sadece bir çiçeği değil, bir ekosistemi incitmek anlamına geliyor.