15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü, kadın emeğinin tarımsal üretimdeki değerini ve gıda güvenliğindeki rolünü bir kez daha hatırlatırken, İzmir Büyükşehir Belediyesi de bu alandaki çalışmalarına hız kazandırdı. Kent genelinde başlatılan toprak analizi eğitimleri, üreticilerin daha verimli, bilinçli ve sürdürülebilir tarım yapmalarını hedefliyor.
Toprak analizi çalışması ilçelere yayılıyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi, tarımda bilimsel yaklaşımı yaygınlaştırmak amacıyla başlattığı toprak analizi seferberliğini ilçelere taşımaya başladı. İlk eğitim, Selçuk Belediyesi’nin ev sahipliğinde Efes Tarlası Yaşam Köyü’nde gerçekleştirildi. Büyükşehir’in Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı koordinasyonunda düzenlenen programda, üreticilere toprak numunesi alma, analiz sonuçlarını okuma ve gübreleme planlaması konularında eğitim verildi.
Toprak örnekleri laboratuvarda incelenecek
Eğitimlerin ardından üreticilerden alınan toprak örnekleri, Buca Fırat Yaşayan Parkı Toprak Analiz Laboratuvarı’nda inceleniyor. Analiz sonuçları, üreticilere raporlanarak gübreleme ve sulama planlarında rehberlik ediyor. Böylece çiftçiler, hem girdi maliyetlerini azaltıyor hem de daha sağlıklı ve verimli üretim yapabiliyor.
Toprağınızı tanıyın, toprak analizini yaptırın
İzmir Büyükşehir Belediyesi Toprak Analiz Laboratuvarı Sorumlu Mühendisi Dr. Ayşen Duman, eğitimlerin Ekim ayında Selçuk’ta başladığını ve önümüzdeki aylarda diğer ilçelere yayılacağını belirtti. Tüm üreticilere “toprağınızı tanıyın, analiz yaptırın” çağrısında bulunan Dr. Duman, bu hizmetin ilçe belediyeleri, ziraat odaları, kooperatifler ve muhtarlar aracılığıyla üreticilere ulaştırıldığını söyledi.
Üretim maliyeti azalıyor, toprak ve su korunuyor
Toprak analizi sayesinde doğru gübreyi doğru miktarda kullanmanın, hem ürün kalitesini hem de doğayı korumak açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken Dr. Duman, bilinçsiz gübrelemenin hem verimi düşürdüğünü hem de toprağı, havayı ve suyu kirlettiğini paylaştı. Üreticilerin maliyetlerini düşürmek ve İzmir tarımını korumak için bu çalışmaları yürüttüklerini ekledi.
Fazla su tüketiminin önüne geçecek
İklim krizinin tarıma etkilerine de değinen Dr. Duman, kuraklıkla mücadelenin yalnızca su tasarrufuyla değil, doğru sulama teknikleriyle mümkün olduğunu vurguladı. Yağışların azalmasıyla üreticilerin zorlandığını belirterek, vahşi sulama sistemlerinin önüne geçmek için üreticileri damla ve yağmurlama gibi alternatif sulama yöntemleri hakkında bilgilendirdiklerini ifade etti.
Ezbere hiçbir şey söylemiyoruz
Üreticilerin sıkça yönelttiği “toprağımda ne yetiştirilebilir?” sorusuna da değinen Dr. Duman, her bölgenin tarımsal potansiyelini toprak analiziyle ortaya koyduklarını belirtti. Ödemiş’te farklı bir ürün yetiştirmek isteyen bir üretici geldiğinde ezbere cevap vermediklerinin altını çizerek, önce toprağın kimliğini çıkardıklarını aktardı. Analiz sonuçlarına göre en uygun ürün desenini belirlediklerini kaydeden Dr. Duman, böylece hem yeni tesis kuracak üreticiler hem de mevcut üreticiler için en verimli planlamayı oluşturduklarını dile getirdi.
