Milyonlarca çalışanın merakla beklediği asgari ücret artış oranı yapılan 3 toplantının sonucunda açıklandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretin 2026 yılı için net 28 bin 75 lira 50 kuruş brütü ise 33 bin 30 lira olarak belirlendiğini bildirirken, pek çok kişi belirlenen rakamın açlık sınırı altında kaldığını, emekçinin yaşam maliyetleri altında ezileceğini dile getirdi. Bu kapsamda konuşan CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç ise asgari ücretin aslında işçinin en düşük yaşam ücreti seviyesinde olması gerektiğini ancak iktidarın bunu en düşük hayatta kalma ücretine olarak çevirdiğini belirtti.
BURADAN REFAH ÇIKMAZ
Açlık sınırının altında kalan asgari ücretin emekçinin yaşam mücadelesini her geçen gün daha da ağırlaştırdığını söyleyen Kılıç, “Asgari ücret yüzde 27 zamla 28 bin 75 TL olarak açıklandı ama rakamlar çok net: Açlık sınırı 30 bin TL’ye yoksulluk sınırı 90 bin TL’ye dayanmış durumda. Kira, gıda, ulaşım, enerji… Hepsi asgari ücretten hızlı artıyor. Bu ücret; çalışanı yoksullukta sabitleyen, emeği ucuz iş gücüne mahkum eden, ‘geçin’ değil ‘aç kal’ diyen bir anlayışın ürünüdür. Asgari ücret, işçinin en düşük yaşam ücreti olmalıydı; iktidar onu en düşük hayatta kalma ücretine çevirdi. Halk TÜİK’in vitrin rakamlarına değil, gerçek hayata bakıyor: Mutfakta tencerenin kaynamadığına, pazarda filesinin dolmadığına, maaşın ayın ortasında bittiğine… İktidar rakamlarla istatistik cambazlığı yaparken, insanca yaşam için tek bir somut adım atmadı. Her seferinde olduğu gibi, fatura yine emekçinin cebinden, yoksulun sofrasından kesildi. Bu nedenle; buradan refah çıkmaz, buradan adalet çıkmaz, buradan toplumsal barış hiç çıkmaz. Hayal kırıklığı bile bu tabloyu anlatmaya yetmez.”




