Marmara Denizi'nde alarm veren müsilaj tehdidi, deniz ekosisteminin en hassas canlılarından olan mercanları tehdit etmeye devam ediyor. Bu tehdide karşı harekete geçen dalış eğitmenleri ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’na bağlı dalış timleri, Sivriada açıklarında kritik bir temizlik operasyonuna imza attı.
Yoğun müsilaj tabakasının sardığı bölgede, Uluslararası Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) kırmızı listesinde bulunan ve “Eunicella cavolini” olarak bilinen sarı deniz yelpazesi mercanları tek tek temizlendi. Uzmanlar, bu mercan türünün Marmara Denizi’ndeki en büyük ve sağlıklı popülasyonunun Sivriada çevresinde bulunduğuna dikkat çekiyor.
Müsilaj Derinlerde Sessizce Yayılıyor
Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte artan sıcaklık ve kirlilik, denizdeki müsilaj (deniz salyası) oranını daha da yükseltti. Bu durum, özellikle derinliklerdeki hassas ekosistemleri tehdit ediyor. Dalış ekipleri tarafından yapılan kontrollerde, 18 ila 20 metre derinlikteki mercan poliplerinin büyük oranda müsilajla kaplandığı belirlendi.
Uzman dalgıçlar, yedek hava kaynakları ve özel olarak geliştirilen düşük basınçlı hava üfleyicileriyle mercanları kaplayan yoğun müsilajı temizledi. Bu işlem sırasında mercanlara zarar vermemek adına son derece hassas bir çalışma yürütüldü.
"Derinlerde Yaşam Alarm Veriyor"
Operasyonu görüntülemek üzere bölgeye giden su altı belgesel yapımcısı ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan da dalış ekiplerine eşlik etti. Ceylan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüzeyden bakıldığında temiz görünen Marmara Denizi’nin aslında derinlerde ciddi bir ekolojik baskı altında olduğunu belirtti.
“Mercanlar adeta nefes alamaz hale gelmiş durumda,” diyen Ceylan, sadece mercanların değil, fotosentez yoluyla oksijen üreten deniz çayırlarının ve alglerin de bu durumdan olumsuz etkilendiğini vurguladı. “Derinlerdeki yaşam büyük bir risk altında. Bu trajediyi anlamak için yüzeyden değil, denizin altından bakmak gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Ekosistemi Korumak İçin Çağrı
Uzmanlar, Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununun yalnızca bir çevre problemi değil, aynı zamanda bir yaşam meselesi olduğuna dikkat çekiyor. Deniz temizliğinin düzenli olarak yapılması, evsel ve sanayi atıklarının denize deşarjının denetlenmesi ve sürdürülebilir balıkçılık politikalarının uygulanması, ekosistemin korunması açısından hayati önem taşıyor.
