Küresel ölçekte yükseköğretim alanındaki referans kaynaklardan biri olan QS 2026 Dünya Üniversiteleri Sıralaması açıklandı. Türkiye, bu prestijli listede 26 üniversite ile güçlü bir şekilde temsil ediliyor.
106 Ülke Arasından Türkiye’den Büyük Başarı
QS’in yayımladığı raporda, 106 ülke ve bölgeden toplam 1500 üniversite değerlendirmeye alındı. Türkiye, listede 20’den fazla üniversite ile yer alan ülkeler arasında en çok ilerleme kaydeden dördüncü ülke konumunda bulunuyor.
Türkiye’den 6 Üniversite İlk 500’de Yer Aldı
Türkiye’den 2 üniversite ilk 300’e, 4 üniversite ilk 400’e ve 6 üniversite ise ilk 500’e girme başarısı gösterdi. Türk üniversiteleri arasında öne çıkan isimler şöyle sıralandı:
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) – 269. sıra
- İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) – 298. sıra
- Koç Üniversitesi – 323. sıra
- Boğaziçi Üniversitesi – 371. sıra
- Sabancı Üniversitesi – 404. sıra
- Bilkent Üniversitesi – 415. sıra
İlk 1000’de 11 Türk Üniversitesi
Türkiye’den toplam 11 üniversite ilk 1000’e girerken, 9’u geçtiğimiz yıla göre sıralamasını yükseltti, 2’si ise pozisyonunu korudu. İlk 1000’de yer alan üniversiteler arasında dikkat çeken isimler şunlar:
- Hacettepe Üniversitesi – 571. sıra
- İstanbul Üniversitesi – 628. sıra
- Ankara Üniversitesi – 697. sıra
- Yıldız Teknik Üniversitesi – 736. sıra
- Gazi Üniversitesi – 915. sıra
İşveren İtibarı Göstergesinde Türkiye’den Üç Üniversite Zirvede
QS’in “İşveren İtibarı” göstergesinde ise ODTÜ, Boğaziçi ve İTÜ, dünyanın en iyi 100 üniversitesi arasında yer aldı. Bu durum, Türk yükseköğretim kurumlarının uluslararası iş dünyasında da güçlü bir prestije sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
YÖK: “Başarı Tesadüf Değil”
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Bu başarı tesadüf değil. Hep birlikte çok çalıştık. Daha iyilerini de başaracağız. Sıralamalara giren ve gayret gösteren tüm üniversitelerimizi tebrik ederim,” ifadelerine yer verdi.
Türk Üniversiteleri Uluslararası Arenada Yükseliyor
Elde edilen bu sonuçlar, Türk yükseköğretim sisteminin uluslararası arenada hızla güç kazandığını ve akademik itibarının yükselişini sürdüreceğini ortaya koyuyor.