MİT’in eski müsteşar yardımcısı Cevat Öneş, çözüm süreci ve Kürt meselesine ilişkin dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Peki, emekli MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş kimdir?
Cevat Öneş kimdir?
Cevat Öneş, 1942 yılında dünyaya gelmiştir. Eski bir Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubu olan Öneş, devletin istihbarat yapısı içinde uzun yıllar kritik görevlerde bulunmuş deneyimli bir isimdir. 2025 itibarıyla 83 yaşındadır.
Eğitim hayatına İstanbul Erkek Lisesi’nde başlayan Öneş, ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Hukuk diplomasını aldıktan sonra Milli İstihbarat Teşkilatı’na katılmış ve kariyerinin tamamını istihbarat alanında şekillendirmiştir.
MİT Kariyeri
Öneş’in MİT’teki kariyeri, hem yurt içinde hem de yurt dışında üstlendiği önemli görevlerle dikkat çeker. 1989-1991 yılları arasında Diyarbakır Bölge Başkanı olarak görev yapmış; bu dönemde bölgedeki güvenlik politikaları açısından etkili bir aktör olmuştur.
Daha sonra, MİT'in iç yapılanmasında Psikolojik İstihbarat Başkanlığı gibi kilit birime getirilmiş; istihbaratın sivilleşme sürecinde rol üstlenmiştir. Ayrıca Personel Başkanlığı görevinde bulunmuş ve 2000 yılında istihbarattan sorumlu MİT Müsteşar Yardımcılığı pozisyonuna yükselmiştir. 2005 yılında emekli olmuştur.
Görüş ve Açıklamaları
Emekliliğinin ardından kamuoyuna açık değerlendirmeleriyle dikkat çeken Cevat Öneş, özellikle Kürt meselesi, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve barış süreci konularındaki çıkışlarıyla öne çıkmıştır. Öneş'e göre, kalıcı bir toplumsal barış ancak güçlü bir demokratik yapı ve şeffaf devlet anlayışı ile mümkün olabilir.
“Silahların susması ve barışın sağlanması için diyalog, diyalog içinse güçlü bir demokrasi zemini şart,” sözleriyle Türkiye’nin karşı karşıya olduğu temel sorunlara dikkat çekmiştir.
CHP’nin bu süreçte daha aktif ve kapsayıcı bir rol üstlenmesi gerektiğini savunan Öneş, çözümün siyasal ittifaklar ve anayasal düzeyde reformlarla mümkün olabileceğini dile getirmektedir.
Ayrıca, emperyal güçlerin Orta Doğu’daki hesaplarının Kürt meselesiyle bağlantılı olduğuna işaret eden Öneş, Türkiye’nin bu küresel denklemde demokratikleşme temelinde bağımsız pozisyon alması gerektiğini savunmaktadır.
