Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi, “Müze Söyleşileri” kapsamında Kemeraltı’nın tarihini mercek altına aldı. Moderatörlüğü Müze Müdürü Doç. Dr. Dilek Maktal Canko tarafından yapılan programda, Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü’nden Doç. Dr. Şakir Çakmak, Kemeraltı’nın zorlu tarihi ve mimari mirası hakkında önemli bilgiler aktardı.

Kent, tekrar tekrar kuruluyor

Doç. Dr. Çakmak, İzmir’in 14. ve 15. yüzyıllarında yaşanan yangınlar ve depremlerin kentin fiziksel yapısını nasıl etkilediğini anlattı. Basmane’den Havra bölgesine kadar uzanan büyük yangınların Sinagogları yok ettiğini, savaş ve yangınlarla kentin defalarca yeniden inşa edildiğini dile getirdi. Ayrıca, Hisar Camii’nin kuzeyindeki Aşağı Kale’nin Bizans’tan Cenevizlilere, oradan Aydınoğulları Beyliği’ne ve Haçlılara kadar geçen karmaşık el değiştirme süreciyle Kemeraltı’nın güvenlik sorunlarıyla boğuştuğu yıllara dikkat çekti.

Birçok yapı gibi bilgi kirliliği var

Yalı Camii’nin inşa tarihindeki yanlış bilinen noktaları da ele alan Doç. Dr. Çakmak, caminin aslında 1872 yılında yeniden inşa edildiğini ve önceki yapının medrese olduğunu kaydetti. Kütahya seramikleri ve arşiv belgeleriyle desteklenen bu tarihin, Kemeraltı’ndaki tarihî yapıların bilinenden farklı hikâyelerini ortaya koyduğunu belirtti.

Programın sonunda Doç. Dr. Çakmak, katılımcıların sorularını yanıtlayarak tarih ve mimariye dair merak edilenleri açıkladı. Müze Müdürü Doç. Dr. Dilek Maktal Canko, Doç. Dr. Çakmak’a teşekkür belgesi vererek söyleşiyi sonlandırdı.

Muhabir: Canan Kaya