İnsanlık tarihi boyunca ekonomi ve inanç arasındaki ilişki sık sık tartışılmıştır. Bu ilişkinin belki de en çarpıcı yansımalarından biri, faiz kavramının haram kılınmasıyla ilgilidir. Peki, faizin haram kılınmasının sebepleri nelerdir? Faiz yemenin günahı nedir ve bu, hangi dini, ahlaki ve ekonomik prensiplere dayanır? Bu sorgulayıcı sorular, sadece bireysel bir eylemi değil, aynı zamanda toplumsal ve kültürel yapıları da derinden etkileyen temel bir konuyu ortaya koyuyor. Faizin haram kılınmasıyla ilgili bu merak uyandıran soruların cevapları, belki de insanlık tarihindeki en temel değerlerden birinin altını çizmektedir.
Faizin haram kılınmasının sebebi nedir?
Fahreddin er-Râzî'nin Büyük Tefsiri olarak bilinen Tabâtabâî el-Mîzân'da, Gazzâlî'nin görüşlerini özetledikten sonra eleştirilerde bulunduğu belirtiliyor. Tenkitin ilgi çekici ve doğru bulunan kısmı, Gazzâlî'nin şu sözleriyle vurgulanıyor: "Bu iki madde doğrudan kendi değerlerinden kaynaklanan bir talep ve rağbetle değil, elde edilmeye aracılık ettikleri diğer şeylere duyulan talep ve rağbetle değerlidirler." Eğer bu doğru olsaydı, altın ve gümüş gibi malların diğer değerlerin ölçülmesinde kullanılamayacağına dikkat çekiliyor. Çünkü kendi değeri olmayan bir şey, diğerlerinin değerini ölçmek için kullanılamaz. Örneğin, bir metre, kendine özgü bir uzunluğa sahip olmasaydı, diğer şeylerin ölçümü için kullanılamazdı.
Faiz yasağıyla ilgili olarak Fahreddin er-Râzî'nin belirttiği bazı hikmetler şunlardır: İlk olarak, faiz karşılıksız olarak alınan bir mal olduğu için mülkiyet hakkının ihlal edildiği ve bu nedenle haram olduğu vurgulanıyor. İkincisi, ticaret, sanayi, tarım ve çeşitli meslekler gibi dünyanın denge ve düzeni için faizcilikten kazanç sağlamanın serbest bırakılması durumunda, insanların kolay ve güvenli yolu tercih edip riskli işlere girmemelerinin, topluma zarar verebileceği belirtiliyor. Üçüncüsü, faizcilik serbest bırakıldığında, insanların para ve mala ihtiyaç duyduklarında bunu ancak faizle elde edebilecekleri için erdemli davranışların ortadan kalkabileceğine dikkat çekiliyor. Son olarak, genellikle borçlananların zayıf ve yoksul, borç verenlerin ise güçlü ve zengin olduğu bir ortamda, güçlü ve zenginin yoksuldan aldığı faiz, merhametle bağdaşmayan ve ahlaki olmayan bir durumdur.
Faiz yemenin günahı nedir?
Allah Teâlâ'nın buyruğuna göre, faiz yiyenler, şeytanın etkisiyle şaşkına dönen biri gibi olurlar. Bu durum, onların "Alım satım da faiz gibidir" demelerinden kaynaklanır. Ancak Allah, alım satımı helal kabul ederken faizi haram kılmıştır. Faiz yemenin günahı, İslam dinine göre büyük bir günah olarak kabul edilir. Çünkü faiz, haksız kazanç elde etmek ve başkalarının zararına olmak anlamına gelir. Kur'an'da ve Hadislerde faizin haram olduğu belirtilmiştir. Faiz, ekonomik ve sosyal dengeleri bozabileceği gibi insanların hayatlarını da olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle İslam'da faiz yemenin ciddi manada bir günah olduğu vurgulanır, müminler faizden kaçınmaları konusunda uyarılır.