Son dönemde sağlıklı beslenme trendlerinde adından sıkça söz ettiren filizler, vitamin, mineral ve lif açısından zengin içerikleriyle dikkat çekiyor. Ancak nemli ortamlarda yetişmeleri nedeniyle zararlı bakterilere açık hale gelebilen bu besinlerin, sağlık riski oluşturmaması için pişirilerek tüketilmesi öneriliyor.

Filizler Besin Değeriyle Dikkat Çekiyor

Bir sebzenin çimlenmiş tohumu ile büyüme sürecindeki genç bitkilere “filiz” adı veriliyor. Son yıllarda market raflarında ve pazar tezgâhlarında bu küçük ama besleyici bitkilere rastlamak mümkün hale geldi. Uzmanlar, filizlerin vitamin, mineral ve lif açısından zengin olduğuna dikkat çekiyor.

Bazı tüketiciler bu sağlıklı bitkileri kendi evlerinde ya da bahçelerinde de yetiştiriyor. Böylece hem taze tüketime olanak sağlanıyor hem de güvenli bir üretim süreci izlenmiş oluyor.

Karşınıza Çıkabilecek 4 Farklı Filiz Türü

Pazarlarda ve marketlerde yaygın olarak bulunan filizler genellikle dört ana grupta sınıflandırılıyor:

Fasulye ve bezelye filizleri: Maş fasulyesi, barbunya, siyah fasulye, mercimek ve bezelye gibi baklagillerin filizleri bu grupta yer alıyor.

Sebze filizleri: Brokoli, yonca ve kırmızı yonca filizleri en bilinen örnekler arasında.

Fındık ve çekirdek filizleri: Kabak çekirdeği, susam ve ayçiçeği çekirdeğinden elde edilen filizler bu sınıfa giriyor.

Filizlenmiş tahıllar: Buğday çimi ve kinoa filizleri ise tahıl grubunun öne çıkan temsilcileri. Uzmanlar, özellikle yonca, maş fasulyesi, kırmızı yonca ve brokoli filizlerinin popülerliğinin her geçen gün arttığını vurguluyor.

Filizler Hangi Vitaminleri İçeriyor?

Besin uzmanları, filizlerin adeta bir vitamin ve mineral deposu olduğunu ifade ediyor. A, C, K ve B vitaminleri ile folik asit, magnezyum ve fosfor bakımından zengin olan bu bitkiler, düşük yağ, sodyum ve kalori içerikleriyle de sağlıklı beslenmeye katkı sağlıyor. Ayrıca antioksidan özellikleriyle bağışıklık sistemini destekleyici etki gösteriyor.

Uzmanlar, filizlerin salatalara, dürümlere ve sandviçlere eklendiğinde çıtır dokusuyla hem farklı bir lezzet hem de besin değeri kattığını dile getiriyor.

Uzmanlardan Salmonella Uyarısı

Tüm bu faydalarına rağmen, uzmanlar filizlerin salmonella gibi gıda kaynaklı hastalıklar açısından risk taşıdığı konusunda uyarıyor. Bunun nedeni ise tohumların çoğunlukla bakteri üretimine elverişli olan ılık ve nemli ortamlarda yetiştirilmesi.

Gıda güvenliği uzmanları, özellikle büyük ölçekli üretim yapılan alanlarda tohumların hayvan atığı içeren suyla temas etmesi gibi risklere dikkat çekiyor. “Filizler çiğ olarak tüketildiğinde bu risk daha da artıyor” diye konuşan uzmanlar, en güvenli tüketim yönteminin pişirme olduğunu belirtiyor.

Pişirmekle Besin Değeri Kaybolur mu?

Filizleri pişirmenin bazı vitamin ve minerallerin azalmasına neden olabileceği ifade edilse de, besin maddelerinin büyük oranda korunduğu vurgulanıyor. Uzmanlar, haşlama, fırında pişirme ya da buharda pişirme gibi yöntemlerin tercih edilmesini öneriyor. Bu yöntemler hem güvenliği artırıyor hem de filizlerin besin değerini koruyor.

Evde Yetiştirilen Filizler Daha mı Güvenli?

Evde filiz yetiştirmek, hijyen açısından avantaj gibi görünse de uzmanlar bu konuda da temkinli olunması gerektiğini söylüyor. “Tohumlara bir kez bakteri bulaşmışsa, nerede yetiştirildiği fark etmez” diyen uzmanlar, evde yetiştirilen filizlerin de aynı riski taşıdığını ifade ediyor.

Filizler Nasıl Saklanmalı?

Filizlerin saklama koşulları da sağlık açısından büyük önem taşıyor. Gıda güvenliği uzmanları, taze filizlerin 4 derece veya altında muhafaza edilmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, filizleri kullanmadan önce ve sonra ellerin mutlaka yıkanması gerektiği vurgulanıyor.

Kaynak: Haber Merkezi