Yunanistan’ın turistik volkanik adası Santorini, son iki haftadır süren şiddetli sismik hareketlilik nedeniyle olağanüstü hal ilan edilen bölgeler arasına katıldı. 31 Ocak’tan bu yana 3 ve üzeri büyüklüğe sahip 800’den fazla deprem kaydedilirken, uzmanlar sismik hareketliliğin haftalar hatta aylar sürebileceği uyarısında bulunuyor.

Bölgedeki en güçlü sarsıntının 5 Şubat’ta 5.2 büyüklüğünde gerçekleştiği ve bu depremin Atina, Girit ve Türkiye’nin bazı bölgelerinde de hissedildiği belirtildi. Son olarak, 12 Şubat Pazartesi gecesi Santorini açıklarında 5.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

Geçtiğimiz hafta Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis bölgedeki artan sismik hareketlilik nedeniyle 3 Mart’a kadar sürecek bir olağanüstü hal ilan etti. Ayrıca, adada acil tahliye yollarının oluşturulması için 3 milyon euroluk bir bütçe ayrıldığını duyurdu.

Uzmanlar, depremlerin Santorini’nin aktif volkanı ile doğrudan bağlantılı olmadığını ancak olası bir büyük deprem riskinin halen devam ettiğini belirtiyor. Atina Ulusal Gözlemevi Araştırma Direktörü ve Seismolog Vassilis K. Karastathis, şu an için sismik hareketliliğin azaldığına dair herhangi bir işaret olmadığını ve sürecin halen devam ettiğini ifade etti.

Deprem hareketliliğinin, Santorini, Anafi, Amorgos ve Ios adaları arasında yoğunlaştığı ve bu bölgenin deniz altında olması nedeniyle büyük bir yıkım riskinin azaldığı belirtiliyor. Önde gelen Yunan sismologlardan Gerasimos Papadopoulos, sarsıntıların artması, büyüklüklerin yükselmesi ve deprem merkezlerinin kuzeydoğuya kayması nedeniyle risk seviyesinin yükseldiğini vurguladı.

Papadopoulos, “Tüm senaryolar halen açık. Mevcut sismik haritalar incelendiğinde, depremlerin kümelenerek yoğunlaştığını görüyoruz. Bu durum, daha büyük bir depremin habercisi olabilir” ifadelerini kullandı.

Santorini ve çevresinde yaşayan halkın sarsıntılara karşı hazırlıklı olması gerektiği belirtilirken, yetkililer adadaki yapıların detaylı incelemeye tabi tutulduğunu duyurdu

Şu ana kadar herhangi bir can kaybı veya büyük çaplı yıkım bildirilmedi, ancak bölgedeki halkın tedbirli olması gerektiği vurgulandı.