Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıkla mücadele amacıyla TBMM bünyesinde kurulan Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesine Yönelik Meclis Araştırma Komisyonu, kapsamlı taslak raporunu tamamladı. Raporda, gündüz kuşağı televizyon programlarının içeriğine ilişkin önemli düzenlemeler önerildi.
Raporda özellikle Müge Anlı ve Esra Erol gibi yüksek reytingli programların sıklıkla işlediği şiddet vakalarının anlatım dili ele alındı. Şiddetin oluş biçimi ve nedenlerine dair detaylı, özendirici veya meşrulaştırıcı söylemlerden kaçınılması gerektiği vurgulandı. İzleyicinin zihninde travmatik etki bırakabilecek tekrarların ve betimlemelerin sınırlandırılması önerildi.
Boşanma Süreçleri için Psikolojik Destek Önerisi
Komisyon raporunda, boşanma süreçlerinin daha sağlıklı yönetilmesi için tarafların aile danışmanlığına yönlendirilmesi gerektiği belirtildi. Hakimin takdir yetkisi saklı kalmak üzere, çiftlerin süreci anlamlı bir şekilde değerlendirebilmeleri adına boşanma danışmanlığı gibi destek mekanizmaları önerildi.
Dijital içerik üreticilerine ve dizilere sorumluluk çağrısı
Rapor, yalnızca geleneksel medyayı değil, sosyal medya içerik üreticilerini de kapsıyor. Kadın dostu yayıncılığın desteklenmesi gerektiği ifade edilirken, dijital içerik üreticilerinin bu bilinçle hareket etmesi teşvik ediliyor. Kadına şiddetin işlendiği dizilerde ise, mağdurların destek alabilecekleri kurumların görünür hale getirilmesi isteniyor.
Kadın odaklı, çözüm önerileri içeren formatlara geçiş sinyali
Raporda, gündüz kuşağında yer alan programların kadınların güçlenmesini destekleyecek örnek hikâyelere ve uzman görüşlerine daha fazla yer vermesi gerektiği belirtildi. Sorun odaklı değil, çözüm odaklı içerik üretimi teşvik ediliyor.
Komisyon, RTÜK’e yönelik tavsiyelerinde, olağanüstü hallerde kadınların mahremiyetinin daha fazla gözetilmesi gerektiğini vurguladı. Kadınların rızası olmadan kimlik ve yüz bilgilerinin paylaşılmaması gerektiği belirtildi. Bu yaklaşımın yayıncılık politikalarına temel oluşturması talep edildi.
