Son günlerde vatandaşlar İstişhâd kavramını arama motorlarında araştırıyor. Peki, İstişhâd ne anlama gelir? İstişhâd eylemi nedir?
İstişhâd Ne Anlama Gelir?
İstişhad (Arapça: اِسْتِشْهَادٌ), Arapça kökenli bir terim olup “şehitlik”, “şehidin ölümü” veya belirli bağlamlarda “kahramanca ölüm” anlamına gelmektedir. Bu kelime, "tanıklık etmek" anlamına gelen Arapça “şehide” (شهد) kökünden türemiştir. Geleneksel İslam inancında şehitlik, yüksek bir manevi konuma sahiptir. Müminlerin Allah yolunda ölmesi halinde günahlarının affedileceğine ve cennete doğrudan erişeceklerine inanılır.
Şii Gelenekte Şehitliğin Yeri
Şehitlik, özellikle Şii İslam'da derin bir tarihi ve inançsal öneme sahiptir. Bu görüş, 680 yılında Kerbela’da Hüseyin bin Ali’nin şehit edilmesiyle şekillenmiştir. Bu olay, Şii mezhebinde şehitliği merkezi bir inanç ve ibadet pratiği haline getirmiştir.
Cihatçı Yapılar ve İstişhadın Modern Yorumu
20. yüzyılın sonlarından itibaren istişhad terimi, cihatçı yapılar tarafından yeniden tanımlanarak "kahramanca fedakârlık" vurgusuyla kullanılmaya başlanmıştır. Bu bağlamda istişhad, “şehadet operasyonları” adı altında bir askeri ve siyasi stratejiye dönüşmüştür. Batı medyasında ise bu eylemler genellikle “intihar saldırısı” olarak adlandırılmaktadır.
İdeolojik ve Örgütsel Dayanaklar
Bu eylemler, İslam'ın düşmanlarına karşı yürütülen aktif cihadın ideolojik bir temeli olarak görülmektedir. Hasan El Benna gibi bazı Sünni İslamcı liderler, şehitliği her Müslüman için bir görev olarak tanımlamakta ve bireyleri bu uğurda kendilerini geliştirmeye çağırmaktadır. Şii düşüncede de benzer yönelimler mevcuttur.
Şehitliğin Yaygınlaştığı Coğrafyalar
Filistin, Afganistan, Keşmir, Çeçenistan, Irak ve İran gibi çatışma bölgelerinde şehitlik kavramı daha belirgin hale gelmiştir. Bu bölgelerde şehitliği yücelten geniş bir literatür oluşmuştur. El Kaide gibi cihatçı gruplar, bu çerçevede yeni taktikler geliştirerek intihar saldırılarında büyük yıkımlar gerçekleştirmiştir.
Kur'an ve Hadislerde Şehitlik
Kur’an-ı Kerim’de Âl-i İmrân Suresi’nin 169–171. ayetlerinde, Allah yolunda öldürülenlerin ölü sanılmaması gerektiği, aksine Allah katında diri oldukları belirtilmektedir. Bu ayetlere göre, şehitler cennette Allah'ın lütfuyla rızıklandırılmakta ve geride kalanlara korku ya da üzüntü olmayacağı müjdelenmektedir.
Hadis literatüründe ise şehitliğin farklı türleri tanımlanmıştır. Sahih-i Buhari’de yer alan bir hadise göre, veba, karın hastalıkları, boğulma, göçük altında kalma gibi durumlarda ölenler de şehit sayılmaktadır.
Şehitliğin Ahiretteki Yeri
Şii din adamı Said Ahtar Rizvi’ye göre, bir müminin Allah yolunda öldüğü andan itibaren ebedi hayatı başlamaktadır. Ona göre şehitlik, ölüm değil, hayatın devamı olarak değerlendirilmekte ve bu kavram, intiharla karıştırılmamalıdır.
Sosyal ve Psikolojik Etkiler
Şehitliğe dair güçlü kültürel saygı, bu kişilerin yakınlarının yas tutmadığı anlamına gelmemektedir. 1994 yılında El Halil'de gerçekleşen cami saldırısından sağ kurtulan dul eşler ve çocuklarla yapılan bir araştırmada, bireylerin önemli bir kısmında travma sonrası stres bozukluğu belirtileri tespit edilmiştir. Araştırmacılar, şehitliği kutsayan toplumlarda bile yasın psikolojik etkilerinin sürdüğünü ortaya koymuştur.
İstişhâd eylemi nedir?
İstişhâd kelimesi asıl olarak “şahit tutma, şahitliğe başvurma” demektir. “İstişhâd eylemi” ise bağlama göre ya bir hukukî şahitlik sürecini ya da modern kullanımda şehâdeti hedefleyen bir fedakârlığı ifade eder.