Konut kiralarındaki fahiş artışın gölgesinde kalan iş yeri kiraları, küçük esnafın belini büktü. Artan maliyetlerle baş edemeyen birçok işletme ya devretmenin yollarını arıyor ya da kapısına kilit vuruyor. Yıllardır aynı sokakta hizmet veren İzmirli esnaflar, artık “orta direğin” kırılma noktasında olduğunu söylüyor. Kira, elektrik, malzeme ve SGK giderleri son bir yılda iki katına çıkarken, gelirlerde artış yok. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi’nde her ay yayımlanan açılış-kapanış ilanlarına göre, sadece eylül ayında 1491 esnaf sicil terkini yaparak dükkânını kapattı. 9 aylık dönemde, İzmir’de 13 bin 953 tesciline karşılık 4 bin 146 esnaf dükkânına kilit vurdu. 9 aylık dönemde açılan her 3 işletmeden biri kapatıldı.
‘Açılanın 2 katı kapatıyor’
Birçok işletmenin artık esnaf odasına uğramadan doğrudan vergi dairesi üzerinden kapanış işlemi yaptırdığını belirten İzmir Lokantacılar ve Gazinocular Esnaf Odası Başkanı Doğan Kılıç, “Özellikle son 9 ayda kapanan işletme sayısı belirgin şekilde arttı. Açılan işletme sayısı çok düşük kaldı; kapatanların sayısı açılanların neredeyse iki katına ulaştı. En büyük sebep yüksek maliyetler. Eskiden günlük 20’den fazla yemek önergesi çıkaran küçük bir lokanta bile bunu sürdüremiyor. Çünkü her şey çok pahalı. Kira, elektrik, su, doğalgaz derken bütçeler altüst oldu. Bu giderleri karşılayamayan esnaf ayakta kalamıyor. Bir diğer önemli sorun da personel. Eleman bulmak çok zorlaştı; yetişmiş personel neredeyse yok. Olanın da maliyeti çok yüksek. Bu da esnafın yükünü artırıyor. Ayrıca KDV uygulamasında ciddi bir adaletsizlik söz konusu. Bazı ürünlerde yüzde 1 olması gereken vergi oranı yüzde 10’a kadar çıkabiliyor. Kayıt dışı çalışan işletmelerin sayısı da giderek artıyor. İnsanlar dükkân açıyor ama esnaf odasına kaydolmadan yalnızca vergi dairesine gidip faaliyete başlıyor. Denetim eksik, sistemde büyük boşluklar var” diye konuştu.
Bir kilo domatesin 35-40 lira, limonun kilosunun ise 120 liraya dayandığını belirten Kılıç, “Baharat gibi en temel ürünler bile 20 liradan başlıyor. Girdi maliyetlerimiz bu kadar artmışken biz zam yapamıyoruz, çünkü müşteri yok. Zam yapamadığımızda kâr oranı sıfırlanıyor, esnaf ayakta kalamıyor. Üstelik sektöre yönelik destekler de yetersiz. Devlet desteği beklerken bir de sürekli vergi dairesi denetimleriyle karşılaşıyoruz. Memurlar sabahtan akşama kadar dükkâna girip çıkıyor. Bu durum esnafı hem psikolojik olarak yıpratıyor hem de rencide ediyor. Zaten zor ayakta duruyoruz, bir de bu baskılarla tükeniyoruz” dedi.
‘Kredi kartıyla yapılıyor’
İzmir’deki bakkalların da 2025 yılı ocak ayından itibaren kapanmaya devam ettiğini aktaran İzmir Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı Emin Bağcı, “Şu ana kadar yaklaşık 450 bakkal kapattı. Zamlar arka arkaya geldi. Enflasyonun bir eğilimle düşeceği söylense de, fiyat artışları sürüyor. Bu durum esnafın alım gücünü günden güne düşürüyor. Fiyat artışları kadar maaşlar artmıyor.
Alım gücü olmayınca piyasa da canlanmıyor. Piyasada hareket olması için para olması lazım. Ama şu an herkes yalnızca temel ihtiyacına dönük alışveriş yapıyor. Emekli maaşlarında artış yok. Alışverişlerin çoğu artık kredi kartıyla yapılıyor, komisyonlar çok. Küçük esnaf bu sistemde para kazanamıyor. Haksız rekabet var, esnaf gerçekten sıkışmış durumda” ifadelerini kullandı.
Bu yaz kapatan sayısının, açılan bakkal sayısının iki katı olduğunu belirten Bağcı, “Oysa yazın, özellikle sahil şeridinin geniş olduğu İzmir gibi bir şehirde yeni işyeri açılışlarının fazla olması beklenirdi. Bu yıl tam tersi yaşanıyor. Vatandaş alım yapacak ki esnaf satsın. Ama zincirin her halkası şu anda zayıflamış durumda” sözlerine yer verdi.
‘Ekonomi bozuldu’
Üye sayılarında belirgin düşüş yaşandığını söyleyen İzmir Çiçekçiler Odası Başkanı Kazım Kış, “Kısa sürede birçok kişi dükkânını kapattı. Şu anda üye sayımız 325 civarında. Sadece son üç ayda çok sayıda işletme faaliyetini sonlandırdı. En büyük neden ekonomik bozulma. Maliyetler sürekli artıyor. Mazot, personel, kira, elektrik derken giderleri karşılamak imkânsız hale geldi. Zaten çiçekçilik temel ihtiyaç olarak görülmüyor. Ekonomi iyiyse, insanların alım gücü yerindeyse sipariş geliyor ama değilse işler duruyor. Düğünler azaldı, kutlamalar erteleniyor. Şirketlerin verdiği siparişlerde de ciddi düşüş var. Biz de ayakta kalmak için internet üzerinden satış yapmaya çalışıyoruz ama bu da yeterli olmuyor” dedi.