Aydın’daki Güzelhisar KYK Kız Öğrenci Yurdu’nda iki yıl önce yaşanan ve üniversite öğrencisi Zeren Ertaş’ın yaşamını yitirdiği asansör kazasına ilişkin dava, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada konuşan baba Akın Ertaş, sanıklara verilecek cezanın yalnızca kendi kızları için değil, tüm öğrenciler için emsal olması gerektiğini vurgulayarak, “Benim hayatım bitti. ‘Mühendis bulamıyoruz’ deniliyor. Bu bir savunma mı? Ölecek çocuğumuz mu var?” sözleriyle adalet çağrısında bulundu.
İstinaf duruşması İzmir’de yapıldı
Aydın’da meydana gelen facianın ardından açılan davanın istinaf incelemesi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi’nde duruşmalı olarak gerçekleştirildi. Duruşmaya Zeren Ertaş’ın ailesi ile Aydın’dan gelen arkadaşları katıldı.
İddia makamı, sanıklar Mustafa Büyükyapıcı, Halil Tunca, Uğur İz, Ramazan Halit Aydemir ve Nuri Menderes’in “taksirle ölüme neden olma” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Sunulan mütalaada, kazaya giden süreçteki ihmal zincirine dikkat çekilerek bakım, denetim ve teknik sorumlulukların yerine getirilmediği vurgulandı.
Beraat kararına itiraz: Mühendis için mahkûmiyet talebi
Yerel mahkemece daha önce beraatine karar verilen, kazanın yaşandığı asansörü yapan firmanın elektrik mühendisi Nuri Menderes hakkında verilen karar, Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı ile ailenin avukatı tarafından istinafa taşınmıştı. Savcılık mütalaasında, bu beraat kararının kaldırılarak Menderes’in de mahkûm edilmesi talep edildi.
Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut durumlarının devamına karar verirken, yeni bilirkişi raporu talebini reddetti. Dosyanın teknik yönünün yeterince aydınlatıldığına işaret eden heyet, sanık avukatlarına esas hakkında savunmalarını hazırlamaları için ek süre tanıdı.
Anne ve babadan yürek burkan sözler
Duruşmada söz alan baba Akın Ertaş, yaşadıkları acının tarif edilemez olduğunu belirterek, “Tüm sanıkların en ağır cezayı almasını istiyorum. Bundan sonra benim için hayat yok. ‘Mühendis bulamıyoruz’ diye savunma yapılmasını kabul etmiyorum” dedi.
Anne Serpil Ertaş ise sanıklara seslenerek, “Benimle empati kursunlar. Kendilerini bir anne ya da baba yerine koysunlar” ifadelerini kullandı. Ailenin sözleri, kamu yurtlarındaki güvenlik ve denetim eksikliklerini yeniden gündeme taşıdı.
Ailenin avukatından üst sınırdan ceza talebi
Ertaş ailesinin avukatı Sena Şevval, mütalaa doğrultusunda tüm sanıkların cezalandırılmasını talep ettiklerini belirterek, “Müvekkilimiz henüz 19 yaşındaydı. Üniversiteye başlayalı yalnızca 25 gün olmuştu. Bu dosya benzer olaylar için emsal niteliği taşıyacak. Cezanın alt sınırdan değil, üst sınırdan verilmesini istiyoruz” dedi.
Savunmada ayrıca, kazanın yaşandığı gün yurttaki diğer asansörlerin arızalı olduğu, bu nedenle tek çalışan asansörün kapasitesinin üzerinde kullanıldığı ve riskin bu şekilde arttığı da dosyaya yansıdı.
Duruşma şubat ayına ertelendi
Mahkeme, dosyanın bir sonraki duruşmasının 17 Şubat’ta saat 14.00’te, yine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nde görülmesine karar verdi.





