İzmir'de sağanak yağış sırasında Konak ilçesinde İnanç Öktemay (44) ile Özge Ceren Deniz'in (23) sokak ortasında elektrik akımına kapılarak ölümüne ilişkin 30 sanığın hapis cezası aldığı davada heyet gerekçeli kararını açıkladı. Gerekçeli kararda, elektrik kablolarının projedeki derinlikte olmadığı, projedeki gibi 70 santim derinlikte olması durumunda kazanın yaşanmayacağını ifade edildi. Ayrıca İZSU tarafından yağmur suyu ızgaralarının bakım yetersizliği yüzünden ızgaraların pislik ve çamurla dolarak iyice daraldığı, çökmüş olan rögarların baskısıyla hasar gören enerjili kabloda oluşan kaçak akımın, yağmur suyunu tahliye edemeyen ızgaraları nedeniyle kaçak enerjili kabloyla buluştuğu vurgulandı.
“Kablolar Projede Öngörülen Derinlikte Olsaydı Olay Yaşanmazdı”
İzmir'de, 12 Temmuz günü saat 18.00 sıralarında başlayan sağanak nedeniyle birçok ilçede sokaklar suyla doldu. Sağanaktan korunmak isteyen İzmir Demokrasi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Özge Ceren Deniz, suyla dolan yolda elektrik akımına kapıldı. Onu kurtarmak isteyen ikinci el eşya satışı işiyle uğraşan İnanç Öktemay da akıma kapılıp, bir anda yığıldı. Deniz ve Öktemay, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. İnanç Öktemay İzmir'de, Özge Ceren Deniz ise Osmaniye'de toprağa verildi. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında 42 kişi hakkında 'Taksirle öldürme' suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istendi. Suçun bilinçli taksirle işlenmesi nedeniyle TCK'nın 22/3'ün maddesi gereğince sanıklara verilecek cezanın yarı oranında artırılarak 22 yıl 6'şar aya çıkarılması talep edildi. İnanç Öktemay'ın ailesi yargılama sürecinde davadan çekildi.
Ağır Ceza Mahkemesi'nden Çok Sayıda Sanığa Hapis
Geçen ekim ayında İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında cezalar açıklandı. Heyet; Ali Külak, Doğan Kılıç, Fırat Akbay ve Mesut Türkan'ı 10 yıl; Ahmet Orhan Kaygısız, Arif Kapuş, Mehmet Fatih Tosun, Mehmet Zeki Aytulun, Mert Ceylan, Alper Doğan, Erman Çarık, Hamza Bayram, Abdülkadir Satık, Mürsel Arıcı, Yavuz Üner ve Cenan Demircan'ı 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı. Heyet; Alara Ekli, Ahmet Demircan, Barış Sevgili, Cengiz Topel Demircan, Deniz Sunal, İbrahim Şara, Koray Arif Fırat ve Volkan Şirin'e 5 yıl, Ali Arcan, Ekrem Yıldırım, Mustafa Atakan, Necati Ergin, Sefa Pişkinleblebici ve Zekeriye Tığtepe'ye ise 4 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Ahmet Çelik, Erkut Bozkurt, Hakan Günay, Halit Özpelit, Serhat Ekin, Tahsin Erdoğan, Ufuk Eryılmaz, Uğur Yüksel ve Mehmet Zeki Alkan beraat ederken, yurt dışında yaşayan 1 sanığın dosyası ayrıldı. Heyet ayrıca tutuksuz yargılanan 5 sanığın da tutuklanmasına karar verdi. Böylelikle tutuklu sanık sayısı 15'e çıktı. Öte yandan İzmir Bölge İdare Mahkemesi 1'inci İdari Dava Dairesi, memur 6 sanığın yargılanmasına karar verdi.
“Duman Çıkıyordu, Vatandaşlar Uyarı İçin Duba Koydu”
İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklara verilen cezaların gerekçesini açıkladı. 535 sayfalık gerekçeli kararda; güvenlik kamerası tarih ve saatine göre 9 Ocak 2024 günü saat 13.35 sıralarında olayın meydana geldiği kapağın altından duman geldiği, vatandaşların buradan çıkan dumanı birbirlerine gösterdikleri sonrasında vatandaşlar tarafından buraya bir adet duba bırakıldığı belirtildi. Güvenlik kamera saatine göre saat 15.59 ve 16.26 sıralarında olayın meydana geldiği bölgeden duman çıktığı izlendiği, saat 16.27 sıralarında sırtında GDZ Elektrik ibaresi bulunan görevlilerin olayın meydana geldiği yere gelerek çalışmaya başladığı belirtildi. Saat 17.05'te görevlilerin olay yerinden ayrıldığı vurgulandı. 19 Ocak 2019 tarihinde bir yerel gazetede aynı yerde elektrik kaçağı olduğu, yoldan geçen vatandaşları elektrik çarptığı, akımdan kaynaklı yoldaki taşların ısındığı, bu nedenle bir köpeğin öldüğü, bölgede bulunan esnafın kendi imkanları ile çözümler bulduğu haberinin yer aldığı aktarıldı.Olayın yaşandığı yağmur suyu ızgaraları için İZSU tarafından ihaleye çıkıldığı, Argan Mühendislik-Arif Kapuş'a ait olan tek bir firmanın teklif verdiği ve ihaleyi de aldığının altı çizildi. Gerekçeli kararda 3 Ocak'ı 4 Ocak'a bağlayan gece yağmur suyu ızgaralarının montajının yapıldığı, yağmur suyu ızgaralarının ihaleyi müteakiben, İZSU tarafından yer teslimi ve sözleşme yapılmaksızın Arif Kapuş'a yağmur suyu ızgaralarının montajının yaptırıldığı sonucuna ulaşıldığına vurgu yapıldı.
İhalede Usulsüzlük ve Uyarıların Dikkate Alınmaması
Kararda elektrik yeraltı kablolarının projedeki derinlikte olmadığı, projedeki gibi 70 santim derinlikte olması durumunda, ızgaranın beton kütlesi oturmuş olsa bile kablolara hasar veremeyecek olduğundan kazanın yaşanmayacağının açıkça ortada olduğu vurgulandı. Gediz Elektrik Şirketi'nin ihale eki projelere aykırı olarak işin geçici ve kesin kabulünü yaparak potansiyel çok tehlikeli durumun varlığına sebebiyet verdiği, yerinde yapılan imalatın KET projelere de uygun olmadığı belirtildi.Kararda 9 Ocak 2024 tarihinde elektrik kablosunda yapılan tespite ilişkin sistem Gediz Elektrik sistem içi haberleşme yazılımında, 'yerden geçen kablolardan duman çıkmakta, mazgala giderse elektrik çarpması oluşabilir' bilgisinin sisteme aktarıldığı vurgulandı. Olayın yaşanmasından çok önce aslında olayın yaşandığı noktada ciddi bir arızanın olduğu kanısına varıldığı belirtildi. Ancak tedbir alınmamasının, yapılacak reaktif (koruyucu) önlemler ile riskin bertarafına veya kabul edilebilir risk seviyesine çekilmesine ilişkin herhangi bir uygulamanın yapılmadığı da kaydedildi.
İZSU tarafından yapılan 3 ve 4 Ocak 2024 tarihlerindeki yağmur suyu rögarlarının montajında elektrik kablolarına hasar verildiği, Gediz Elektrik Şirketi tarafından hasar gören kablolarda bir daha benzer hasarın yaşanmaması adına reaktif/proaktif herhangi bir önlem alınmadığı kararda yer aldı. Kararda kurumların riski bertaraf edecek veya kabul edilebilir risk düzeyine düşürecek bir çalışma yapmadıkları vurgulandı.İZSU tarafından rögar kapaklarında basit onarımlar yapılarak riski bertaraf edecek veya kabul edilebilir risk düzeyine düşürecek bir çalışmanın yapılmadığı, önlem planı ve risk analizi yapılmadığı, rögarların çökmesiyle elektrik yeraltı kablolarının hasar görmeye başlaması anlaşılmış olmasına rağmen herhangi bir önlem alınmadığına dikkat çekildi. Sadece kablolara basit onarımlar yapıldığı ve kalıcı çözümler üretilmediği, yaşanan su baskınlarını engellemek için sanıklardan Arif Kapuş'a takviye olarak yaptırılan yağmur suyu ızgaralarının çalışmamasından dolayı su baskınlarının devam ettiği belirtildi.Baskınların yeni tarihli olmadığı, önceki yıllarda da benzer görüntülerin çok yaşandığının sabit olduğunun altı çizildi. İZSU tarafından teslim alınan yağmur suyu ızgaralarının bakım yetersizliği yüzünden ızgaraların pislik ve çamur dolarak kesidinin iyice daraldığı, çökmüş olan rögarların baskısıyla hasar gören enerjili kabloda oluşan kaçak akımın, yağmur suyunu tahliye edemediği kaydedildi. Tahliye edilemeyen suyun ise kaçak enerjili kabloyla buluştuğu vurgulandı.
“Olağanüstü Doğa Olayı Yok, Öngörülebilir Bir Felaket”
Elektrik yeraltı alçak gerilim kablo tesisindeki elektrik kaçağından kaynaklı olarak öncelikle Özge Ceren Deniz'in elektrik akımına kapılması ve sonrasında onu kurtarmaya çalışan İnanç Öktemay'ın Özge Ceren Deniz'le teması sonrasında kaçak elektrik akımına kapılarak hayatlarını kaybetmeleri, İnanç ve Özge'yi kurtarmaya çalışan Ersin Eren Çavga'nın yaralandığı olayda öngörülemeyecek ve önlenemeyecek olan herhangi bir olağanüstü doğa olayının bulunmadığı belirtildi. Olayın öngörülebilir ve önlenebilir olduğu, kaçınılmazlık unsurunun ise bulunmadığı, Deniz, Öktemay ve Çavga'nın olayın gerçekleşmesini tetikleyecek herhangi bir tehlikeli hareketlerinin ve kişisel kusurlarının bulunmadığı kararda yer aldı.Olayın gerçekleşmesinde birtakım ihmaller ve teknik kusurlar silsilesi ile Deniz, Öktemay ve Ersin Eren Çavga dışında gelişen zincirleme kusur unsurlarının sebep olduğu, tespit, görüş ve kanaatlerinin bildirildiği vurgulandı.
Kusur Dereceleri Tek Tek Belirlendi
Sanıklardan Ali Külak, Fırat Akbay, Doğan Kılıç ve Mesut Türkan'ın 1'inci dereceden; Abdulkadir Satık, Ahmet Orhan Kaygısız, Alper Doğan, Arif Kapuş, Erman Çarık, Hamza Bayram, Mehmet Fatih Tosun, Mehmet Zeki Aytulun, Mert Ceylan, Mürsel Arıcı, Yavuz Üner ve Cenan Demircan'ın 2'inci dereceden; Alara Ekli, İbrahim Şara, Barış Sevgili, Cengiz Topel Demircan, Deniz Sunal, Koray Arif Fırat, Volkan Şirin ve Ahmet Demircan'ın 3'üncü dereceden; Ali Arcan, Ekrem Yıldırım, Mustafa Atakan, Necati Ergin, Sefa Pişkinleblebici ve Zekeriye Tığtepe'nin ise 4'üncü dereceden kusurlu oldukları, sanıklar Erkut Bozkurt, Uğur Yüksel, Ufuk Eryılmaz, Tahsin Erdoğan, Serhat Ekin, Mehmet Zeki Alkan, Ahmet Çelik, Hakan Günay ve Halit Özpelit'in ise olayda kusurlarının bulunmadığı kararda yer aldı.1 ve 2'nci dereceden kusurlu olan sanıkların, neticeyi öngörmesine rağmen şansa veya başka etkenlere, hatta kendi bilgi veya becerilerine güvenerek öngörülen sonucun gerçekleşmeyeceği inancıyla hareket ettikleri bu sebeple bilinçli taksirin unsurlarının oluştuğu ve bu şekilde ceza verildiği belirtildi. 3 ve 4'üncü dereceden kusurlu olan sanıkların ise öngörülebilir neticenin objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket edilmiş olmaları nedeniyle basit taksirle suç işledikleri, fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde her bir sanık yönünden taksire dayalı kusurlarının ağırlığı da dikkate alınarak kademeli olarak alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini yoluna gidildiği vurgulandı.




