Kuraklık ve yetersiz yağış nedeniyle İzmir'deki barajlar kritik seviyelere geriledi. Kentin en büyük içme suyu kaynaklarından Tahtalı Barajı'nda yalnızca 22 milyon metreküp su kaldı. Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, “Bu yazı kısıtlı suyla atlatabiliriz ancak bir sonraki dönemi çok daha zor geçireceğiz” diyerek ciddi nüfus artışı ve plansız su kullanımı nedeniyle uyarıda bulundu. İzmir genelinde günlük 700 bin metreküp civarında su tüketildiğine dikkat çeken Yaşar, kentteki diğer barajların da hızla boşaldığını vurguladı. Tahtalı'da su seviyesi yüzde 8'e kadar düşerken, Gördes Barajı’nda hiç su kalmadı. Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’nda seviye yüzde 2,88'e, Ürkmez Barajı’nda ise yüzde 10,64’e geriledi.
"2020’den Bu Yana Uyarıyoruz, Ama Tedbir Alınmadı"
Uzun süredir yaklaşan kuraklık konusunda uyarıda bulunduklarını belirten Prof. Dr. Yaşar, "2020 sonrası için B ve C planları yapılmalı demiştik, dünya bu yönde adım attı ama biz gerekenleri yapmadık. Gelişmiş ülkelerde çim sulamak, havuz doldurmak yasaklandı, bizde ise su hâlâ kontrolsüz tüketiliyor" dedi. Yaşar’a göre, suyun yüzde 78’i tarımda, yüzde 15-18’i sanayide, yalnızca yüzde 5’i ise evsel kullanımda tüketiliyor. Bu dağılımın sürdürülebilir olmadığını ifade eden Yaşar, özellikle tarım alanlarında su yönetiminin bilime dayalı yapılması gerektiğini vurguladı.
“Arıtma Suyu Boşa Akıyor, Tarlaya Verilmeli”
İzmir’de her gün Çiğli Arıtma Tesisi'nden denize bırakılan 500 bin metreküp suya dikkat çeken Yaşar, bu suyun daha verimli şekilde değerlendirilmesi gerektiğini savundu: “Bu sular daha iyi arıtılarak tarımda kullanılabilir. Böylece kuyular rezerv olarak kalır. Bu adım, hem su tasarrufu sağlar hem de olası kesintileri önleyebilir.” Suyun bilimsel esaslara göre yönetilmesi gerektiğini belirten Yaşar, İZSU'da su kaynaklarını bilen jeoloji mühendislerinin eksikliğine de değindi. Mevcut suyla bu dönemin idare edilebileceğini ancak bir sonraki yazın çok daha büyük riskler barındırdığını vurgulayan Yaşar, “Artık mümkün olan her noktaya yer altı barajları, göletler yapılmalı. Yağmur suları barajlarda toplanmalı. Aksi halde haftada 2-3 gün su kesintisi kaçınılmaz olur” dedi.