İzmir’in Karabağlar ilçesinde haftalardır onarılmayan şebeke suyu borusundaki patlak, bir evi oturulamaz hale getirdi. Yüzbaşı Şerafettin Mahallesi’nde yaşayan Bülent Taşkıran, yaklaşık dört hafta önce evinin önünden geçen ana su hattında bir sızıntı fark etti. Başlangıçta küçük bir arıza gibi görünen durum kısa sürede büyüyerek evin içine kadar su dolmasına yol açtı.
Taşkıran, kendi tesisatında bir sorun olmadığını öğrenince İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’ne (İZSU), İzmir Büyükşehir Belediyesi Hemşeri İletişim Merkezi’ne ve Karabağlar Belediyesi’ne defalarca başvurdu. Ancak tüm girişimlerine rağmen arıza onarılmadı. Günlerce su altında kalan evin duvarları rutubetle kaplandı, zeminlerde çürüme meydana geldi. Laminat parkeler ve mutfak dolapları büyük ölçüde zarar gördü.
Eşyalarını tek bir odaya taşıyarak durumu idare etmeye çalışan Bülent Taşkıran, 85 yaşındaki annesini de sağlık riski nedeniyle başka bir akrabasının yanına yerleştirmek zorunda kaldı. Evdeki hasarın giderek büyüdüğünü anlatan Taşkıran, “Dört haftadır evimiz bu şekilde ve içinde oturulamayacak durumda. Laminat parkeler, duvarlar, bütün odalar su içinde. Eşyaları çıkarmak zorunda kaldık, suyun altında kaldılar. Annem 85 yaşında, onu akrabalarımıza taşımak zorunda kaldık. Bizi evimizden ettiler,” dedi.
Evde oluşan hasarın ciddi boyutlara ulaştığını belirten Taşkıran, tadilat sürecinin en az altı ay süreceğini söyledi. “Binamız çürüyor, duvarlar rutubet içinde. Buranın kuruması, yeniden yapılması en az altı ay sürecek,” diyen Taşkıran, bu süreçte kiraya çıkmak zorunda kalacağını, maddi yükün ise ağır olacağını dile getirdi. Yaklaşık altı ay boyunca kirada kalmanın 180 bin TL, evin onarımının ise 150 bin TL tutacağını ifade eden Taşkıran, zararının kim tarafından karşılanacağını bilmediğini söyledi.
“Dört haftadır evimiz su içinde. Eşyalarımız zarar gördü, annem mağdur oldu. Yetkililere defalarca ulaşmama rağmen kimse gelmedi. Bu evin yeniden tadilatı gerekiyor. Kiraya çıkmak zorundayız ama zararımızı kim karşılayacak bilmiyoruz,” sözleriyle yaşadığı mağduriyeti dile getiren Taşkıran, bir an önce sorunun çözülmesini ve zararlarının karşılanmasını istedi.





