TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) İzmir Şubesi ve Mimarlar Odası İzmir Şubesi iş birliğiyle düzenlenen “Kent Jeolojisi: İzmir Kent Sorunları ve Çözüm Önerileri Kolokyumu”nda, İzmir’in geleceğini doğrudan etkileyen temel sorunlar ele alındı. İki gün süren etkinlikte, sağlıktan su kaynaklarına, körfez kirliliğinden deprem riskine kadar pek çok başlıkta 17 sunum gerçekleştirildi.
JMO İzmir Şube Başkanı Koray Çetin Önalan, kentin güvenli ve sürdürülebilir biçimde gelişebilmesi için yeraltı ve yüzey jeolojik verilerinin stratejik önem taşıdığını belirtti. “Yaşam kalitesi yüksek, sağlıklı ve doğayla uyumlu kentler için jeolojik, jeoteknik ve hidrojeolojik analizlerin planlamaya entegre edilmesi gerekiyor” diyen Önalan, “Dirençli Kent Belediyeciliği” vizyonuna ulaşmanın ancak bilimsel verilere dayalı kararlarla mümkün olacağını vurguladı.
Su ve çevre yönetimi yeniden tanımlanmalı
Önalan, İzmir’in su kaynaklarının korunması için havza bazlı, teknoloji destekli bir su yönetimi politikasının geliştirilmesi gerektiğini ifade etti. Yağmur suyu hasadı, gri su geri kazanımı ve yeşil altyapı sistemlerinin yaygınlaştırılmasının önemine değindi.
Deprem master planı acil ihtiyaç
İzmir’deki aktif fay hatlarına dikkat çeken Önalan, kentin afetlere karşı hazırlıklı hale gelmesi için “Deprem Master Planı”nın ivedilikle hazırlanması gerektiğini söyledi. Bu planın teknik unsurların yanı sıra sosyal, ekonomik ve kültürel boyutları da içermesi gerektiğini belirtti.
Bilim temelli planlama şart
Kolokyum sonuç bildirgesinde, İzmir’in jeoteknik koşullarına uygun imar anlayışının benimsenmesi, yapılaşmaya elverişli olmayan alanların dışlanması ve tıbbi jeolojik risklerin mekânsal planlara entegre edilmesi çağrısında bulunuldu. Ayrıca, kentte asbest ve ağır metal maruziyetinin önlenmesi için denetimlerin sıklaştırılması önerildi.
