Türkiye'de milyonlarca öğrenciyi ve aileyi yakından ilgilendiren yeni bir eğitim reformu yolda. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, zorunlu lise eğitiminin süresinin kısaltılabileceğini açıkladı.
Yusuf Tekin'den yeni model sinyalleri
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, zorunlu lise eğitiminin süresine dair köklü bir değişikliğin gündemde olduğunu açıkladı. TRT Haber'e konuşan Tekin, iş dünyasının nitelikli insan kaynağı beklentisine yanıt verebilecek, toplumsal mutabakat zemini oluşturabilecek bazı modellerin kabineye sunulabileceğini belirtti.
Eğitim politikalarında potansiyel bir paradigma değişikliği anlamına gelen bu açıklamayla birlikte, zorunlu eğitimin 4 yıldan daha kısa sürebileceği ihtimali masada. Şu an kamuoyunda ve eğitim çevrelerinde üç farklı model ön plana çıkıyor:
1. 3+1 Modeli: Seçmeli 12. Sınıf
Bu modele göre, zorunlu lise eğitimi 3 yıl olacak. Öğrenciler 11. sınıfın sonunda diploma alabilecek. 12. sınıf ise üniversite hazırlığına odaklı, tamamen isteğe bağlı bir yıl olarak yapılandırılacak. Bu, hem üniversiteye gitmeyi planlayan öğrenciler hem de mesleki yönelimli olanlar için esneklik sağlayabilir.
2. 2+2 Modeli: İki Zorunlu, İki Seçmeli Yıl
İkinci model, lise zorunluluğunu 2 yılla sınırlandırıyor. Bu süreyi tamamlayan öğrenciler 16 yaşında mezun olabilecek. Kalan iki yıl, mesleki ya da akademik gelişim amacıyla isteğe bağlı olarak sürdürülebilecek. Özellikle iş dünyasına erken geçiş yapmak isteyen gençler için bu model cazip olabilir.
3. Yaş Esaslı Model: 16 Yaş Diploması
Üçüncü modelde süre değil yaş kriteri ön planda. Öğrenciler 16 yaşına geldiklerinde zorunlu eğitimlerini tamamlamış kabul edilecek. Bu sistem, eğitimde bireysel esnekliğe alan tanıyan bir yaklaşım sunuyor, ancak denetim ve uygulama açısından soru işaretleri barındırıyor.
Bakan Tekin, bu modellerin nihai hale getirilmeden önce geniş çaplı bir toplumsal mutabakat arayışı içinde olduklarını vurguladı. Yani konu sadece bir eğitim reformu değil, aynı zamanda sosyoekonomik bir dönüşümün de parçası olarak görülüyor.
Bu değişikliklerin ne zaman hayata geçirileceği ya da hangisinin seçileceği belirsizliğini koruyor. Ancak açık olan şu ki; Türkiye’de lise eğitimi, sadece süresiyle değil, yapısıyla da yeniden tanımlanmak üzere.
