Orta Doğu, uzun zamandır görülmemiş bir askeri gerilimin merkezine oturdu. ABD’nin İran’daki üç stratejik nükleer tesise düzenlediği hava saldırısı sonrası, bölge çok uluslu bir çatışma sarmalına sürüklendi. ABD Başkanı Donald Trump’ın “başarılı bir operasyon” olarak duyurduğu saldırının ardından İran, İsrail’in Tel Aviv ve Hayfa kentlerini füzelerle hedef aldı. İsrail ise karşılık olarak İran’ın batısındaki askeri altyapıya kapsamlı hava saldırıları başlattı.

Trump: “İran’ın Nükleer Tesislerini Tamamen Yok Ettik”

ABD Başkanı Trump, Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer zenginleştirme tesislerinin “tam kapasiteyle” vurulduğunu ve saldırının başarıyla tamamlandığını duyurdu. ABD bombardımanında B-2 tipi hayalet uçaklar ile denizaltılardan fırlatılan Tomahawk füzeleri kullanıldı. Trump açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Bu gece dünyanın hiçbir ordusunun gerçekleştiremeyeceği bir operasyon gerçekleştirdik. İran’ın nükleer tehdidini ortadan kaldırdık. Şimdi barış zamanı.” Saldırının ardından İran, yaklaşık 30 balistik füze ile İsrail’in merkez ve kuzey bölgelerini hedef aldı. Hayfa ve Tel Aviv çevresindeki bazı noktalara doğrudan isabet eden füzeler sonucu ağır hasar meydana geldi, en az 11 kişi yaralandı. İsrail ordusu ise hava savunma sistemleriyle çok sayıda füzeyi engellediklerini duyurdu. Alarmlar ülke genelinde devreye girerken, sivillere sığınaklardan çıkmama çağrısı yapıldı.

Netanyahu: “Tarihi Bir An, Güç Yoluyla Barışa Gidiyoruz”

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD saldırısını "tarihi bir dönüm noktası" olarak nitelendirdi. Trump’a destek mesajı yayınlayan Netanyahu, “Önce güç gelir, sonra barış gelir. Başkan Trump bu gece büyük bir güç gösterdi.” ifadelerini kullandı. İsrail ordusu ise İran'ın batısında füze rampalarını ve askeri üsleri hedef alan yeni bir operasyon başlattığını açıkladı. İran, tesislere düzenlenen saldırıları doğrularken, Fordo, Natanz ve İsfahan çevresinde radyoaktif sızıntı olmadığını açıkladı. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) da şu ana kadar radyasyon seviyelerinde artış tespit edilmediğini duyurdu. Ancak bölgede ısı artışları termal uydular tarafından kaydedildi. Nükleer serpinti riski şimdilik düşük görünse de, uzmanlar yeni saldırıların bu durumu değiştirebileceği uyarısında bulunuyor.

ABD: “Rejim Değişikliği İstemiyoruz”

CBS News’e konuşan ABD’li yetkililer, saldırıların yalnızca İran’ın nükleer kapasitesini hedeflediğini, rejim değişikliği hedeflerinin bulunmadığını bildirdi. Bu mesaj, Tahran’a diplomatik kanallardan da iletildi. Ancak İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, saldırının “kalıcı sonuçlar doğuracağını” ve karşılığının verileceğini vurguladı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, saldırıyı “bölge barışını tehdit eden tehlikeli bir tırmanma” olarak değerlendirdi. Şili, Küba, Venezuela, Bolivya ve Kolombiya gibi Latin Amerika ülkeleri ise ABD’nin eylemlerini uluslararası hukuka aykırı ve insanlık için riskli olarak tanımlayarak sert açıklamalarda bulundu.

"Trump Yetkiyi Aştı"

ABD Kongresi'nde ise Trump’ın Kongre onayı olmadan İran’a yönelik askeri eyleme girişmesi ciddi tartışma yarattı. Demokrat ve bazı Cumhuriyetçi vekiller, anayasal yetkilerin ihlal edildiğini belirterek Trump’ı eleştirdi. Demokrat Alexandria Ocasio-Cortez, bu adımın “azil gerekçesi oluşturduğunu” savundu. Saldırıların ardından İsrail hava sahasını tüm uçuşlara kapatırken, ülke genelinde sosyal kısıtlamalar ilan edildi. Okullar tatil edildi, kamuya açık toplantılar yasaklandı. Uzmanlar, krizin kontrolsüz şekilde büyümesinin Orta Doğu’yu geri dönülmez bir savaşın içine sürükleyebileceği uyarısında bulunuyor.

Kaynak: AA