İzmir'de özel gereksinimli öğrenciler, büyük bir dönüşüm hikâyesine imza attı. Bornova’daki Hasan Tahsin Özel Eğitim ve Mesleki Eğitim Merkezi öğrencileri, okul bahçesinde yıllardır kullanılmayan bir konteyneri kitap okuma, oyun ve sosyalleşme alanına dönüştürdü. Hafif zihinsel yetersizlik, otizm ve Down sendromlu öğrencilerin el birliğiyle hayata geçirdiği bu özel proje, sadece bir dönüşüm değil; aynı zamanda bir umut, dayanışma ve başarı hikâyesi oldu. Projenin mimarlarından Özel Eğitim Öğretmeni Hülya Aksu, atıl durumdaki konteyneri fark ettiğinde, öğrencileri için daha fazlasını hayal etti. Bağışlarla temin edilen malzemeler, öğrencilerin emeği ve öğretmenlerin rehberliğiyle konteynerin içi kitap köşesi, oyun alanı ve zaman zaman sokak hayvanlarının beslenebileceği bir yaşam alanına dönüştü. Dış cephesi ise resim öğretmeni Nazlı Devrim Nazlı ve öğrenciler tarafından renkli çizimlerle süslendi. Aksu, “Çocukların kitap okuyabileceği, oyun oynayabileceği ve hayvanlara da yardım edebileceği bir alan hayal ettim. Kitaplarla, çiçeklerle ve sevgimizle doldurduk. Eksiklerimiz hâlâ var ama çocuklar çok mutlu” dedi.
Tarım Atölyesinden Kitap Köşesine Çiçekli Dokunuş
Konteynerin çevresi, öğrencilerin tarım atölyesinde yetiştirdiği kaktüs ve sukulentlerle renklendirildi. Bu dokunuş, hem estetik bir katkı sundu hem de çocukların üretimlerine olan bağlılıklarını artırdı. Tarım Teknolojisi Öğretmeni Adem Erhan, 2010 yılından bu yana 200’e yakın kaktüs çeşidi yetiştirdiklerini belirterek, “Bu bitkiler hem dayanıklı hem de öğrencilerimizin bakımı için uygun. Hata kaldırabiliyorlar, tıpkı sabırla gelişen bu güzel proje gibi,” dedi. Okulun başarısı yalnızca sınırlar içinde kalmadı. Üç öğrenci, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Erasmus akreditasyonu kapsamında Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de staj yaptı. Öğrenciler, bitki çoğaltımı, bakım ve üretim tekniklerini yerinde öğrenme şansı buldu. 11. sınıf öğrencisi Kevser Aydın, “Bebek bitkiler yetiştirmeyi öğrendik, çok keyifliydi” derken; sınıf arkadaşı Aylin Zeliha Yoldaş, “Kazandığım parayla anneme hediye aldım” sözleriyle mutluluğunu paylaştı. Mehmet Ali Bodur ise, “Yurt dışına çıktım, staj yaptım. Şimdi hedefim Adem Hocam gibi olmak” diyerek geleceğe dair umut verdi. Konteynerin kitap ve oyun alanına dönüşmesiyle birlikte öğrenciler, hem okuma alışkanlığı kazandı hem de arkadaşlıklarını pekiştirme fırsatı buldu. Öğrenciler, kitap alıp okuyup geri getirmeyi bir sorumluluk olarak görüyor. Öğle aralarında sıraya girerek vakit geçirdikleri bu alan, onlar için bir sığınak, bir mutluluk merkezi haline geldi. Resim Öğretmeni Nazlı Devrim Nazlı, “Resimleri birlikte çizdik. Çocuklar kendi eserlerini gösterip ‘Bunu ben yaptım’ diyerek gurur duyuyorlar” dedi.
Sadece Bir Alan Değil, Bir Yaşam Projesi
Bu özel proje sadece bir konteyneri dönüştürmekle kalmadı, aynı zamanda özel öğrencilerin öz güvenini artıran, sorumluluk kazandıran ve üretim becerilerini geliştiren bir yaşam projesine dönüştü. “Öğrenci Dükkanı” aracılığıyla satılan bitkilerden elde edilen gelir ise yine öğrencilere harçlık olarak dönüyor. 12. sınıf öğrencisi Eda Kurtuluş, “Kitap okuyor, oyun oynuyor, hayvanları besliyorum. Burası bizim için çok özel” diyerek alanın anlamını özetliyor.