Kardelen BUĞDAY – ÖZEL HABER

Rusya Tahıl İhracatçıları Birliği’nin açıkladığı verilere göre Rusya’dan en çok tahıl ithal ülkeler arasında 12.6 milyon tonla Türkiye birinci sırada yer aldı. Türkiye’yi sırasıyla 8.4 tonla Mısır, 6.4 tonla İran, 3.1 tonla Suudi Arabistan ve 2.1 tonla Cezayir takip etti. Konuyla ilişkin değerlendirmelerde buluna Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, Türkiye’nin 20 milyon tondan fazla üretim kapasitesinin olduğunu ancak yaşanan iklim ve maliyet sorunları nedeniyle beklenen üretimin yapılamadığını kaydetti. “Geçmiş dönemlerde yaşanan rekolte düşüklüğü nedeniyle Türkiye son yıllarda ithalat rejimine girdi” diyen Hakan Çakıcı, piyasanın regüle edilmesi amacıyla da ithalat yoluna gidildiğini ekledi.

hakan-cakici-1

Çiftçimiz zarar ediyor

Hasat zamanında alım fiyatlarının düşük tutulduğunu bu nedenle çiftçinin zarar ettiğini belirten Hakan Çakıcı, çiftçinin maliyeti karşılayamadığı için buğday yetiştiriciliği yapmadığını ekledi.

resized_7419d-8cc1d98dmakarna

Ülkedeki buğday sanayisine de değinen Çakıcı, ithal edilen ham maddenin işlenerek makarna vb. ürünler haline getirilip satıldığını bu sayede bir denge oluşturulmaya çalışıldığını da vurguladı.

zerun-bugdayi-ozellikleri-1080x675

3.5 milyon hektar tarım alanı ekilemedi

Üretimi artıramamanın en büyük sorunlardan biri olduğunu kaydeden Çakıcı, “20 milyon tonun üzerine çıkabiliriz. Hedefimizin daha yüksek olması lazım. 3.5 milyon hektar tarım alanı ekilmiyor” dedi. Ekilmemesinin sebebini taban fiyatın üretim maliyetinin karşılamaması olduğunu bir kez daha vurgulayan Çakıcı, geçen sene alım fiyatlarının 6-7 lira bu sene ise 8-9 liradan olduğunu bu durumun da çiftçiyi mağdur ettiğini söyledi.

Son yıllarda İzmir ve Ege Bölgesi’nde öne çıkan karakılçık buğdayı hakkında da konuşan Çakıcı, karakılçık buğdayının özel bir tür olduğunu belirtti. Bu türün sanayi hammaddesi olarak işlenmeye uygun olmadığını, ekmek yapımı vb. üretimlerde tercih edildiğini kaydetti.

kiraz

Düzensiz yağışlar pek çok ürünü etkiledi

İzmir ve Manisa’nın bazı bölgelerinde mevsim normalleri dışında yaşanan yağışların üretim alanlarını ve ürünleri olumsuz etkilemesi hakkında konuşan Çakıcı, iklim değişikliğine dikkat çekerek, “Bütün dünya aslında bunu konuşuyor. İklim değişikliğini artık her şekilde hissediyoruz. Düzensiz yağış pek çok ürünün gelişimini olumsuz etkiliyor” dedi. Zeytin ve üzümün yanı sıra en çok etkilenen ürünler arasında kirazın da olduğunu belirten Çakıcı, artan zirai hastalıklara ve böceklere de dikkat çekerek, “Çiftçi bunlarla da mücadele etmek zorunda kalıyor” diye konuştu.

koyun-kuzu-aa-1802815

Ödemiş ve Tire’de hayvan ölümleri meydana geldi

Bölgesel yağışların çiftçiyi olumsuz etkilediğini kaydeden Çakıcı, “İlimizin güney kesiminde ve Ödemiş, Tire bölgelerinde geçtiğimiz hafta yaşanan yağışlar nedeniyle hayvan ölümlerin meydana geldi. Bazı yerlerde mevzii bölgesel yağışlar oluyor. Bazı yerlerde hiç yağmıyor. Bunlar sıkıntı tabii. Onlar tarıma da zarar veriyor” ifadelerini kullandı.

Avantajlarımızı kaybediyoruz

Yaşan iklim değişikliği nedeniyle üretim konusundaki avantajlarımızı kaybettiğimizi söyleyen Çakıcı, son olarak, “Her yerde her ürünü yapamayacağız artık. Susuz tarımı düşünmemiz lazım. Pamuk ekemeyeceğiz belli bölgelerde, barajlarda su yok. Kanallara su verilemiyor ya da üç defa su veriliyorken iki defa veriliyor o nedenle o ürünü sulayıp yetiştirmeniz mümkün olmuyor. Yer altı sularına yükleniyor. Yer altı suları zaten düşük. Tarım su ve iklim ile direkt bağlantılı. O yüzden bunları düşünerek yapmak lazım. Tarım sadece iklim ve toprak ile yürüyen bir şey değil. Endüstriyel tarım çok fazla kullanılan bir sektör. Biz şimdiye kadar iklimin, coğrafyanın etkisiyle tarım alanında avantajlarımız vardı. İklim değişikliği nedeniyle bu avantajlarımızı kaybediyoruz” ifadelerini kullandı.

KAYNAK: Kardelen BUĞDAY

Muhabir: Yeni Bakış Author