Sahte diploma operasyonu kapsamında gözaltına alınarak “sahte psikolog” olarak kamuoyuna yansıyan Abdullah Volkan Uçak, sessizliğini bozdu. İhlas Haber Ajansı’na konuşan Uçak, hakkında çıkan iddiaları sert bir dille reddetti: “Ben dolandırılmanın kurbanıyım. Psikoloji eğitimimi yurt dışında tamamladım, elimde geçerli diplomam var” dedi.
“Amacım denklik almaktı, sahte diploma gönderdiler”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 27 Mayıs’ta başlatılan sahte diploma soruşturması kapsamında 16 ilde 58 kişi gözaltına alınmış, isimler arasında bilinçaltı eğitmeni olarak tanınan Abdullah Volkan Uçak da yer almıştı. 40 gün tutuklu kalan Uçak, 17 Temmuz’da bir diğer sanığın ifadesiyle serbest bırakıldı. Sanığın beyanına göre, sahte diplomanın Uçak’ın bilgileri kullanılarak sistemin deneme sürecinde hazırlandığı ve kendisinin olayla bir ilgisi olmadığı vurgulandı.
Uçak, İrlanda’daki Dublin Üniversitesi’nde psikoloji lisans ve yüksek lisans eğitimi aldığını belirterek, “Türkiye’de çalışabilmek için denklik başvurusu yaptım. İnternetten bulduğum bir aracı firmaya lise ve üniversite diplomalarımı, hatta e-Devlet şifremi verdim. Ancak bana denklik belgesi yerine sahte bir diploma gönderdiler. Tepkimi gösterdim, bir daha iletişime geçmedim” dedi.
“Sahte psikolog değilim, mağdurum”
Hakkındaki haberleri “karalama kampanyası” olarak nitelendiren Uçak, “Ben sahte psikolog değilim. Elimde uluslararası geçerliliği olan diplomam var. Ancak bu süreçte dolandırıldım ve mağdur edildim. Kamuoyuna bu şekilde lanse edilmek hayatımı altüst etti” açıklamasında bulundu.
“Halı satmak psikolog olmaya engel değil”
Son günlerde medyada yer alan “sahte psikolog halıcı çıktı” başlıklarına da tepki gösteren Uçak, geçmişte halıcılık yaptığını doğruladı ancak bunun mesleki kimliğiyle çelişmediğini söyledi: “Evet, halıcılık yaptım. Bu benim psikolog olmama engel değil. İnsanların geçim mücadelesiyle mesleki donanımını karıştırmamak gerek.”
Kamuoyu nezdinde tartışma büyüyor
Volkan Uçak’ın açıklamaları kamuoyunda yeni bir tartışma başlatırken, denklik süreçlerinde yaşanan suiistimallerin ve sahtecilik vakalarının daha sıkı denetimle engellenmesi gerektiği bir kez daha gündeme geldi.
