2 Kasım 2023'te İzmir'in Seferihisar ilçesinde boşanma davası açmak için adliyeye giden Neşe Tavcı, evli olduğu erkek Alaattin Keçkin tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Neşe Tavcı cinayet davasının 6’ıncı duruşması bugün Bayraklı Adliyesi 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Sanık Keçkin, bipolar hastası olduğunu ve cezai ehliyetinin olmadığını iddia etmişti; ancak İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK) ve Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nden alınan raporla cezai ehliyetinin olduğu ortaya çıkmıştı. Savcı “kasten öldürme” ve “kasten öldürmeye teşebbüs” suçlarından cezalandırılmasını talep etmişti.
Bugün görülen duruşmada Sanık Alaattin Keçkin hakkında tasarlayarak eşe karşı kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, anne Sevda Tavcı için kadına karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, ağabey Levent Tavcı için kasten öldürmeye teşebbüs suçundan müebbet hapis cezası verildi.
“Ailesinin gözü önünde öldürülmek istendi”
Müşteki Avukatı Ege Tunca son savunmasında, “Sanık sürekli suçtan kurtulma, ceza indirimi alabilmek için gerçeğe aykırı beyanlarla hem maktüle hem müştekilere iftira atılmaktadır. Öncelikle şu konuya değinmek istiyorum. Soruşturma aşamasında em başından beri haksiz tahrik sonucunda olduğu öyle bir amaçla oraya gelmediğini, boşanma amacıyla geldiğini beyan etmiştir. Bir kişinin adliyeye 26 cm bıçakla gelmesi hayatın olağan aklına aykırıdır. Adliyenin içine girmek, imza atmak gibi bir amacı bulunmamaktadır. Kendisinin amacı ailesinin gözü önünde katletmektedir. Aynı zamanda bıçak kaburgalarını kıracak şekilde, kendini savunma amacıyla değil hem maktülü hem de çevresinde kim varsa öldürme amacıyla getirdiği bıçaktır. En başından beri akıl hastalığı bahanesi altına girmeye çalıştı; ama heyet raporunda cezai ehliyetinin tam olduğu ortaya çıktı. Kendini savunamayacak 2 çocuk annesi kadının namusuna dil uzatıldı. Sanığı aldattığı ileri sürüldü. Sosyal medya paylaşımında TikTok’ta mezar fotoğrafı paylaşarak ilişkisi olduğu ileri sürülmüştür. Halbuki bu herkesin uydurabileceği, kurgu yapabileceği bir olaydır. Sanık vekilinin hesabına baktığımızda başka kişi olduğu ortaya çıkmıştır. Soruşturma aşamasında dahi müşteki aleyhine hareketlerde bulunmuştur. Duruşma boyunca hiçbir pişmanlık göstermemiş olup kendini suçtan kurtarmaya çalışmıştır. Adalete güveniyoruz hiçbir indirim uygulanmadan, her suçtan ayrı ayrı en üst sınırdan cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.
“Kadınlar aynı bahanelerle öldürülüyor”
Müşteki avukatı Nevraz Sığın, kadınların her zaman aynı bahaneyle katledildiğini ifade ederek, “Çokça kadın cinayeti davasına giriyorum. İlk etaptan itibaren hep kendini aldattığı iddia ediliyor. Bu dosyada da benzer iddialar oldu. İkinci olarak akıl sağlığı yerinde olmadığı iddiası hep önümüze çıkan beyanlar. Kadın avukat olarak adliyede yaşadığımız olay en uç sınırdır. Kadınlar herhalde adliyede öldürülemez derdim; ama o da oldu. Kadın beni kurtarın, ben bu adamdan boşanmak istiyorum diyor; ama orada öldürülüyor. İyi hal indirimi uygulanmasın, en üst sınırdan cezalandırılmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
Tahliye talep edildi
Sanık avukatı ise son savunmasında şu ifadeleri kullandı: “Müvekkilimin 6 farklı kişiye karşı eylem sebebiyle yargılandığı savunmayı dörde böldük. Görüntüler izlendiği üzere olay başlar başlamaz müvekkile yumruk atıyor, müvekkile yönelik saldırıyı devam ettiriyor. Adam öldürmeye teşebbüs suç unsuru oluşmadığı için müvekkilin beraatine karar verilmeli. Savcı, Sevda ve Levent yönünden mütalaada kasten öldürmeye teşebbüs suçundan müvekkilin cezalandırılmasını istiyor. Müvekkilin Sevda ve Levent’i öldürmeye yönelik teşebbüsü bulunmamaktır. Eylemi başlatan kişi Levent’tir. Müvekkile doğru darp hamlesi gerçekleştirildi. Akabinde müvekkile yumruk atıyor, ardından aile saldırıyor. Müvekkil kendini savunmaya çalıştı. Müvekkilin Sevda ve Leven’e yönelik hamlesi 180 derecelik açıyla gerçekleşti. Müvekkilin maktüle karşı eylemi gerçekleştirdikten sonra bertaraf etmek için hamle yapıyor. Müvekkilin olası kastla öldürmeye teşebbüs eylemi yoktur. Bu ortaya çıkan vefat kimsenin istemeyeceği bir hadisedir. Çünkü müvekkilin resmi nikahlı eşini öldürmesi sebebiyle çocuklarda savruldu. Bugün sabah görülen duruşmada küçül çocuğun vesayeti anneanneye büyük çocuk babaanneye verildi. Çocuklar husumetli 2 ailenin elindedir. Olay bir anda bu noktaya gelmedi. Yıllarca süren fiili ayrılıklar mevcut. Her seferinde müvekkil barışmak için eşinin ailesine gittiğinde darpla karşı karşıya kalmıştır. Olay günü de Neşe’ye ‘Lütfen adliyeye yalnız gel’ demiştir; ancak yalnız gelmeyeceğini düşündüğü için bıçağı yanında getirmiştir. Endişelerinde haklı çıktı ve Levent tarafından saldırıya uğramıştır. 1 gün önce eşinin nerede olduğunu sorduğunda kayınvalidesi kızının kendini aldattığı yönünde beyanda bulunmuştur. Kendisine aldattığını söylemesi üzerine kendini kaybetmiştir. Adli Tıp Kurumu’ndan aleyhimize rapor geldi. Fakat dosyada askerlikten muaf olduğu bipolar teşhis raporu mevcuttur. Ayrıca çevresine zarar verme ihtimali yüksektir. Haksız tahrik uygulanmasını talep ederiz. Özlem ve Ahmet yönünden beraat, Sevda ve Levent yönünden mütalaa aksine olası kastla silahla yaralama, maktül Neşe yönünden de haksız tahrik indirimi talep ediyoruz” dedi.
“Pişmanım”
Sanık son savunmasında, “Keşke böyle olmasaydı, keşke yaşanmasıydı. Üzgünüm” ifadelerini kullandı.
“Kadınlar hiçbir yerde korunamıyor”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) İzmir temsilcisi Tülin Osmanoğulları, “Evli olduğu erkek tarafından Seferihisar Adliyesi içinde öldürülen Neşe’nin davasından çıktık. Neşe’ye adaleti sağlayacağız dedik. Bu saatte Neşe’ye adaleti sağlatarak çıktık. Aslında burada sözüm bittiği yerdeyiz. Neşe nerede öldürüldü? Adliyenin içinde öldürüldü. Sanık boşanma davası için dilekçe veren Neşe’yi bahçede, herkesin önünde öldürdü. Neşe en güvende olması gereken yer adliyenin içine kaçıyor; ama orada bile korunamıyor. 2025 yılını Aile Yılı ilan edenlere soruyoruz. Çalıştığımız yerde, evlerde hatta okuduğumuz üniversitede bile korunamıyoruz. Neşe için adaleti sağlattık; ama bu ülkede öldürülen her kadın için mücadelemize devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Karardan memnunuz”
Avukat Nevraz Sığın ise, “Umutlu olduğumuz kararlardan birine imza attık; beklediğimiz gibi eşe karşı ağırlaştırılmış müebbet kararı alındı. Hiçbir indirim, haksız tahrik indirimi almaksızın karar verildi. İndirim almak için beni aldattı bahanesi kullanıldı. ‘Akıl sağlığım yerinde değil’ demişti. Neşe’nin erkek kardeşine ve annesine yönelik olarak aynı şekilde kasten öldürmeye teşebbüs yönünde karar verildi. Kamu görevlilerine direnmekten birtakım cezalar aldı. Karardan memnunuz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
