İsamil Gaspıralı, Türkçenin farklı lehçelerini konuşan halkları ortak bir edebî dil etrafında birleştirip, tek bir ulus hâline getirmeye gayret etti.

İsamil Gaspıralı Kimdir?

21 Mart 1851’de Kırım’ın Bahçesaray yakınlarındaki Avcıköy’de doğan İsmail Gaspıralı, köklü bir aileye mensuptu. Babası, Çarlık ordusundan emekli bir teğmen olan Mustafa Alioğlu Gasprinskiy; annesi ise asil bir mirza ailesinin kızı Fatma Sultan’dı. Eğitim hayatına yerel bir medresede başlayan Gaspıralı, Akmescid Erkek Gimnazyumu’ndan mezun olduktan sonra Moskova Harp Okulu’na kadar uzanan bir öğrenim serüveni yaşadı.

Ancak Moskova’daki Panslavist fikir ortamı onu farklı bir yöne itti. Osmanlı saflarında savaşmak isteyen Gaspıralı, bu niyetiyle Odesa’da yakalanarak Rus askerî kariyerine veda etti. 1868’de Bahçesaray’a dönerek Rusça öğretmenliği yapmaya başladı.

Avrupa’da Kazanılan Vizyon

1872’de Paris’e giden Gaspıralı, burada ünlü Rus yazar Turgenyev’in asistanlığını da yaptığı çeşitli işlerle geçimini sağladı. Osmanlı subayı olma arzusuyla İstanbul’a döndüyse de istediği kabulü bulamayarak tekrar Kırım’a yöneldi. Bu süreçte Avrupa’daki fikir hareketlerini yakından izledi ve halkını modernleştirme fikrini güçlendirdi.

Tercüman Gazetesi: Bir Milletin Sesi

1883’te Bahçesaray’da çıkan Tercüman, sadece Kırım Tatarları’nın değil, tüm Rusya Türkleri’nin ortak sesi oldu. Gaspıralı bu gazeteyle, kültürel birlik ve eğitim reformlarının öncüsü haline geldi. Gazete, 1912’den itibaren günlük olarak yayımlandı ve Türkçe yayın yapan üçüncü gazete unvanını aldı.

Maarif İnkılabının Mimarı: Usûl-i Cedîd

Gaspıralı’nın en büyük devrimi 1884’te açtığı yeni usuldeki okuldu. “Usûl-i savtiyye” adını verdiği yöntemle 40 günde okuma-yazma öğretebileceğini kanıtladı. Bu yöntemle şekillenen usûl-i cedîd, kısa sürede Kırım’dan İdil boyuna, Kafkasya’dan Hindistan’a kadar yayıldı. 1914’e gelindiğinde bu okulların sayısı 5.000’i buldu.

Kadın ve Çocuk Eğitimi: Gaspıralı’nın Sessiz Devrimi

1893’te ilk kız mektebini açtırarak kadın eğitimine öncülük eden Gaspıralı, kızların eğitimi konusunda da devrim niteliğinde adımlar attı. Kızı Şefika Gaspıralı yönetiminde 1905’te çıkarılan Âlem-i Nisvân ise Rusya Türkleri’nin ilk kadın dergisi olarak tarihe geçti.

Siyasi Hamleler ve Müslüman Kongreleri

1905 Devrimi’nin sunduğu özgürlük ortamında Gaspıralı, Rusya Müslümanları’nın ilk kurultaylarını toplamayı başardı. Bu kurultaylar, Müslüman toplumların siyasi ve sosyal yapılarında bir dönüm noktası oldu. 1906’da kurulan İttifâk-ı Müslimîn grubunun fikir altyapısı tamamen Gaspıralı’nın vizyonuna dayanıyordu.

Uluslararası Hamleler: Kahire ve Bombay Girişimleri

Gaspıralı’nın bir diğer büyük hayali dünya Müslümanlarını bir araya getirecek bir kongreydi. 1907’de Kahire’ye giderek en-Neḥda adlı gazeteyi çıkardı. Ancak yerel grupların çekişmeleri bu projenin gerçekleşmesine engel oldu. 1912’de Bombay’da bir usûl-i cedîd mektebi açarak Hindistan Müslümanlarına da bu reformu tanıttı.

Türk Dünyasında Derin Etki: İstanbul Yılları ve Fikri Mirası

II. Meşrutiyet sonrasında İstanbul’da da etkin olan Gaspıralı, Türk Derneği ve Türk Yurdu gibi yapılar üzerinde etkili oldu. Türkçülük, İslamcılık ve Batıcılık gibi fikir hareketleri onun görüşlerinden beslendi. Fakat siyasi teklifleri geri çevirerek bağımsız duruşunu korudu.

Son Yıllar ve Vefatı

Giderek bozulan sağlığına rağmen faaliyetlerini sürdüren Gaspıralı, 24 Eylül 1914’te Bahçesaray’da hayatını kaybetti. Cenazesine 6.000’den fazla kişi katıldı. Mezarı 1944 sürgününde tahrip edilse de 1990’da yeniden inşa edilerek anıtlaştırıldı.

Eğitimde Bir Devrimci: Fikirleri ve Metotları

Gaspıralı’ya göre eğitim, sadece dinî değil aynı zamanda dünyevî bilgi de vermeliydi. Usûl-i cedîd, süreli ders saatlerinden sıralara kadar birçok yeniliği içeriyordu. Müfredat, Türkçe okuma-yazmadan fen bilimlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyordu. Bu okullarda kullanılacak ders kitaplarını da bizzat kendisi kaleme aldı.

Meşhur Sloganı

"Dilde, fikirde, işte birlik" diyerek Türk dünyasının en yaygın sloganını duyurdu.

Hayır Cemiyetleri ve Rüşdiyeler

1905’ten itibaren Kırım’da açılan hayır cemiyetleri, eğitim seferberliğine büyük katkı sundu. Gaspıralı’nın önderliğinde açılan rüşdiyeler ise Rus yetkililerin tepkisiyle 1910’dan sonra kapatıldı. Ancak bu okullar, millî ruhla şekillenen nesillerin yetişmesine öncülük etti.

Kaynak: Haber Merkezi