Ütü yaparken kullanılan suyun türü, cihazın performansını ve ömrünü doğrudan etkiliyor. Uzmanlara göre saf su, kireçlenmeyi önlediği için ütüler için ideal bir tercihken, katkılı ütü suları koku avantajı sunsa da dikkatli kullanılmalı.
Ütü suyunun içeriğinde ne var?
Piyasada “ütü suyu” adıyla satılan ürünler, çoğu zaman yalnızca saf sudan ibaret değildir. Bu ürünlerin içeriğinde genellikle iyonlarından arındırılmış (deiyonize) su bulunur. Ancak bununla sınırlı kalmaz; hoş bir koku vermek amacıyla lavanta, gül ya da okaliptüs gibi esansiyel yağlar ve hafif alkol türevleri de karışıma eklenir. Bu katkılar, ütüleme sırasında kumaşa ferah bir koku yayılmasını sağlar.
Ütü suyu saf su mudur?
Teknik anlamda hayır. Ütü suyu, saf su olarak bilinen distile (damıtılmış) su ile karıştırılmamalıdır. Saf su, içerisindeki tüm minerallerden ve iyonlardan arındırılmış, katkı maddesi içermeyen bir sudur. Ütü suyunda ise genellikle ilave içerikler bulunduğu için saf su olarak kabul edilmez.
Hangi suyu ne zaman kullanmalı?
Eğer yaşadığınız bölgede musluk suyu “sert su” olarak tanımlanıyorsa — yani içerisinde kalsiyum ve magnezyum gibi mineraller yoğunsa — ütünüzde kireçlenme riski artar. Bu gibi durumlarda distile ya da deiyonize su kullanmak ütünüzün ömrünü uzatır. Kumaşlara hoş bir koku bırakmak isteyenler ise ütü suyunu tercih edebilir; fakat bu ürünlerin düzenli kullanımında ütü haznesinde tortu oluşabileceği unutulmamalıdır.
Ütü sağlığı için nelere dikkat edilmeli?
Ütü üreticileri genellikle cihazın kullanım kılavuzunda hangi tür suyun tercih edilmesi gerektiğini açıkça belirtir. Bazı modern ütüler musluk suyuna uygun tasarlanırken, bazıları yalnızca saf su ile çalışmak üzere üretilmiştir. Ütü suyundaki aromatik katkılar ise buhar kanallarında birikme yapabileceği için periyodik bakım yapılması önemlidir.