Sosyal medyada dolaşan yapay zeka destekli sahte videolar, gerçekçilikleriyle milyonları etkiliyor. Kazalardan siyasi açıklamalara, sahte afet görüntülerinden kurgu haberlere kadar birçok içerik, dijital platformlarda hızla yayılıyor. Birçok kişi bu içeriklerin yapay zeka ürünü olduğunu fark edemiyor. Derin sahtecilik (deepfake) teknolojileri, yalnızca bireyleri değil, kamuoyunu ve demokratik süreçleri de tehdit ediyor.

İnsanların şüpheci olması gerek

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Alikılıç, bireylerin sahte içeriklere karşı ilk adım olarak şüphe duyması gerektiğini belirtti. Farkındalık, dikkat ve dijital okuryazarlık becerilerinin bu çağda hayati önem taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Alikılıç, özellikle “eğitim yoluyla insan müdahalesi” ilkesini öne çıkardı. Görüntüdeki mantık hataları, ses senkronu bozuklukları ve gerçek dışı detayların dikkatlice incelenmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Alikılıç, bu konuda bireylerin yalnız bırakılmaması gerektiğinin de altını çizdi.

Finansal açıdan da büyük tehdit

Sahte içeriklerle mücadelede sadece birey değil, medya kuruluşları ve sosyal medya platformlarının da sorumluluk üstlenmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Alikılıç, doğrulama mekanizmalarının kurulması, içeriklere bilgilendirici etiketlerin eklenmesi ve kamu spotlarının yayınlanması gibi adımların atılması gerektiğini söyledi. YouTube’da sahte videolarla yapılan dolandırıcılık örneğine dikkat çeken Prof. Dr. Alikılıç, 237 milyon takipçisi olan bir içerik üreticisinin yüz ve sesi kullanılarak sahte hediye kampanyaları düzenlendiğini, bu gibi olayların dijital güvenliğe yönelik tehditleri daha da görünür hale getirdiğini ifade etti.

Eğitimin rolü vazgeçilmez

Prof. Dr. Alikılıç, mücadelede en etkili aracın eğitim olduğunu vurgulayarak şu önerileri sıraladı: İlköğretimden itibaren medya ve dijital okuryazarlık dersleri zorunlu hale getirilmeli. Belediyeler ve STK’lar eliyle her yaş grubuna yönelik eğitim programları hazırlanmalı. Özellikle 50 yaş üstü dijital kullanıcılar için özel projeler geliştirilmeli. Sosyal medya şirketleri, algoritmalarını dezenformasyonu yaymak yerine çürütmek üzerine yapılandırmalı. “AI-Generated” etiketi tüm yapay zeka içeriklerinde zorunlu hale gelmeli. Görsel arama motorları ve “Derin Sahtecilik Tarayıcıları” kullanıcıların erişimine sunulmalı.

Yapay zeka insanlığın aynasıdır

Yasal düzenleme ihtiyacına da dikkat çeken Prof. Dr. Alikılıç, kasıtlı dezenformasyonun cezai yaptırımlara tabi olması gerektiğini belirtti. Siyasi manipülasyon amacıyla oluşturulan yapay içeriklerin, yalnızca etik değil hukuki bir sorun olduğunun altını çizdi. Yapay zekanın bir tehdit değil, bir araç olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Alikılıç, kamuoyunun korkutulmak yerine güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Yapay zekanın, insanlığın aynası olduğunu kaydederek, bu aynayı nasıl kullanacağımızın toplumsal farkındalığa ve kolektif bilinç düzeyine bağlı olduğunu dile getirdi.

Muhabir: Murat Beşir Babaoğlu