İlk romanı 1473 ile edebiyat sahnesine adım atan Bedia Ceylan Güzelce, hem tarihsel kurguları hem de çağdaş temaları ustalıkla harmanlayan bir anlatıcı olarak dikkat çekiyor.
Bedia Ceylan Güzelce kimdir?
13 Haziran 1982 tarihinde Ankara’da dünyaya gelen Bedia Ceylan Güzelce, Türk edebiyatı, gazeteciliği ve kültür-sanat yayıncılığının üretken isimlerinden biridir. Ailesinin karavan tutkusu sayesinde Türkiye’nin dört bir yanında geçen çocukluk yılları, yazın hayatının da ilk adımlarına zemin oluşturdu. Bu yolculuklar sırasında tuttuğu defterler, bugün onu tanımlayan anlatı dilinin ilk izlerini taşır.
Eğitim hayatını Adana Ayas Koleji, Ankara Arı Koleji ve Özel Kalamış Lisesi’nde tamamlayan Güzelce, İstanbul Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü mezunudur. Edebiyat yolculuğuna Üç Nokta dergisinde yayımlanan deneme, öykü ve şiirlerle adım attı. Sonrasında gazetecilik, belgeselcilik, televizyon programcılığı, tiyatro ve senaryo yazımı gibi birçok alanda üretim yaptı.
2010-2019 yılları arasında Habertürk TV, Bloomberg HT ve İz TV gibi mecralarda kültür-sanat programları hazırlayıp sundu. Skala ve Sanat Aktüel gibi programlar ile kültürel belleğe önemli katkılar sundu. Viyana Filarmoni Orkestrası’nın Aspendos konserini hem İngilizce hem Türkçe sunması, çok yönlülüğünü gözler önüne seren işlerden yalnızca biridir. Zubin Mehta, Daniel Barenboim, Boby McFerrin ve Neşet Ertaş gibi isimlerle yaptığı röportajlar da arşiv niteliğindedir.
Televizyonculuğun yanı sıra belgesel yapımcılığı, sanat yönetmenliği ve tiyatro yazarlığı gibi alanlarda da iz bırakan işler ortaya koydu. Expo 2016 Antalya kapsamında çocuklara yönelik doğa ve çevre temalı tiyatro oyunları yazdı. "Aşk Sana Benzer" filminin senaryosunu kaleme aldı, “679” adlı tiyatro oyunuyla İngiliz Kemal’in hikâyesini sahneye taşıdı.
Edebi eserleri ve tematik derinlik
Güzelce’nin 2011 yılında yayımlanan ilk romanı 1473, Otlukbeli Savaşı’nı iki kirpinin gözünden anlatarak tarih anlatıcılığına farklı bir soluk getirdi. Bu eser, İngiltere Kingston Üniversitesi tarafından yayımlanan ve üniversitede söyleşi konusu olan ilk Türkçe çeviri eser olma özelliğini taşıyor.
2015 yılında çıkan ikinci romanı Göğün Bütün Çeyrekleri, günümüz dünyasında Enuh/İdris Peygamber’in ölümlülüğü seçmesini konu alır. Şiirsel dili ve alegorik kurgusuyla dikkat çeker. Soyka adlı üçüncü romanı ise suçun arka planına odaklanarak, sevgi eksikliğinin insan ruhundaki tahribatını inceler.
Son eseri Bu Çağın İnsanı (2025), günümüz insanının karşı karşıya kaldığı travmalara, yalnızlığa ve dijital yabancılaşmaya ayna tutuyor. Depremden pandemiye, kadınlardan çocuklara uzanan geniş bir tematik yelpazeye sahip bu deneme kitabı, şiirsel anlatımıyla dikkat çekiyor. Yazar, "Beni en çok rahatsız eden şey yalnızlık," diyerek, bu çağın ruhunu derinlemesine sorguluyor.