Sinema evrensel bir dil olsa da, romantik filmler, kuşaklar arasında hem bağ kurarken hem de farkları derinleştiriyor. Milenyum kuşağı için gözyaşlarıyla izlenen trajediler, Z kuşağına göre dram yüklü ve gerçeklikten uzak senaryolar olarak değerlendiriliyor. İşte bir zamanlar kült kabul edilen, ancak günümüzde nesiller arası tartışmalara yol açan 6 film…

Titanic (1997)

Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet’in unutulmaz aşkı, milenyum kuşağının romantizmini simgeliyor. Fakir sanatçı Jack ile aristokrat Rose’un talihsiz aşkı, kuşaklar boyu hafızalara kazındı. Ancak Z kuşağı, filmin duygusal zirve anlarını mantıksal boşluklarla sorguluyor. Özellikle "Jack'in kapıya neden sığmadığı?" sorusu, film hakkında yapılan eleştirilerin başında yer alıyor.

Aşk Her Yerde (Love Actually, 2003)

Hugh Grant ve Emma Thompson gibi yıldızların başrolünde olduğu bu film, milenyum kuşağının aşk anlayışını şekillendirdi. Başbakanın dansı, imkânsız aşklar ve sürpriz buluşmalar, aşkın farklı halleriyle izleyiciyi etkilemişti. Ancak günümüz gençliği, iş yerindeki sınır tanımayan davranışları ve kadın bedeni üzerindeki rahatsız edici bakış açılarını eleştiriyor.

Not Defteri (The Notebook, 2004)

Ryan Gosling ve Rachel McAdams’ın canlandırdığı Noah ile Allie'nin hikayesi, milenyum kuşağının romantizme bakışını en üst seviyeye taşıdı. Yağmur altındaki öpücük sahnesi, unutulmaz anılara dönüştü. Z kuşağı ise Noah’ın ısrarcı tavırlarını "duygusal manipülasyon" olarak değerlendirmekte ve ilişkinin sağlıklı sınırlarını sorgulamaktadır.

Aşkın 500 Günü (500 Days of Summer, 2009)

Zoey Deschanel ve Joseph Gordon-Levitt’in başrolünde olduğu bu film, milenyum kuşağına ilişkinin belirsizliğini samimi bir şekilde gösterdi. "Aşk her zaman başarılı olmayabilir" mesajını verdi. Ancak Z kuşağı, "manik peri kızı" klişesini vurgulayarak, tek taraflı beklentiler ve iletişimsizliğin daha önemli sorunlar yarattığını öne sürüyor.

Alacakaranlık (Twilight, 2008)

Kristen Stewart ve Robert Pattinson’ın başrolünü paylaştığı Bella-Edward hikayesi, milenyum kuşağının "Takım Edward" ve "Takım Jacob" tartışmalarını başlattı. Z kuşağı ise Edward’ın kontrolcü tutumunu ve Bella’nın özverili bağımlılığını "toksik ilişki" olarak nitelendiriyor ve bu dinamiklere karşı ciddi eleştirilerde bulunuyor.

Arkadaşlık İlişkisi (Friends with Benefits, 2011)

Mila Kunis ile Justin Timberlake'in modern ilişki anlayışını işlediği bu film, milenyum kuşağının cinselliği daha özgür bir biçimde ifade etmesine ilham verdi. Ancak Z kuşağı, duygusal açıklık ve sınırların önemini vurgulayarak, arkadaşlık temelli flörtün sonunda klasik heteronormatif kalıplara geri dönmesini eleştiriyor.

Kaynak: Haber Global