Esnaf, sanatkârlar ve perakende sektörünün temsilcileri, pazar günü market zincirlerinin kapalı olması yönünde ortak bir görüşte buluştu. Türkiye Perakendeciler Federasyonu’nun ev sahipliğinde düzenlenen çalıştayda, sektörün uzun süredir tartıştığı konu ilk kez geniş bir mutabakatla ele alındı.
Çalıştayda Ortak Mutabakat Sağlandı
Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu iş birliğiyle gerçekleştirilen “Aileyle Pazar: Birlikte Tatil, Güçlü Toplum” başlıklı çalıştaya kamu, akademi, medya ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler katıldı. Toplantıda, Avrupa’daki uygulamalara benzer şekilde pazar gününün market çalışanları için tatil günü olması gerektiği vurgulandı.
“Tarihi Bir Eşiğin Arifesindeyiz” Mesajı
Türkiye Perakendeciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, sektörün önemli bir karar sürecinden geçtiğini belirterek, pazar günü tatilinin yalnızca ticari değil, sosyal bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. Düzgün, bu düzenlemenin aile yapısını güçlendireceğini, çalışan bağlılığını artıracağını ve mesleğin cazibesini yeniden yükselteceğini ifade etti.
"Bu mesele, aileyi koruma, çalışanı elde tutma, mesleği yeniden cazip hale getirme ve sürdürülebilir, nitelikli istihdamı inşa etme meselesidir. Bu düzenlemenin önünde hiçbir engel yoktur, artık son sözü Ticaret Bakanlığımızın söylemesini, nihai adımın atılmasını bekliyoruz. Bu karar, yalnızca sektörün değil, toplumun ortak beklentisidir."
Nihai Karar Ticaret Bakanlığı’nda
Sektör temsilcileri tarafından varılan mutabakatın önünde herhangi bir yasal engel bulunmadığı belirtilirken, sürecin tamamlanması için gözler Ticaret Bakanlığı’na çevrildi. Yapılacak düzenlemenin, yalnızca perakende sektörü için değil, toplumun geneli için önemli bir adım olacağı vurgulandı.
Çalışanların Aile Yaşamına Vurgu
Programda söz alan Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran da özellikle zincir marketlerdeki pazar mesailerinin çalışanların aileleriyle aynı gün dinlenme ve birlikte vakit geçirme imkânını ortadan kaldırdığını dile getirdi. Baran, pazar günü tatilinin sosyal hayat ve iş-yaşam dengesi açısından kritik bir unsur olduğunu kaydetti.