Muğla’nın Marmaris ilçesinde yer alan ve yaklaşık 2 bin 200 yıllık geçmişe sahip Amos Antik Kenti’nde yürütülen arkeolojik kazılarda, Asur Tanrıçası İştar ile ilişkilendirilen semboller taşıyan gümüş bir kolye gün yüzüne çıkarıldı. Üzerinde aslan figürü ve sekiz köşeli yıldız bulunan kolye, kentin Yakın Doğu ile olan kültürel ve ticari temaslarına dair dikkat çekici bir kanıt olarak değerlendiriliyor.

Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle 2022 yılında resmî kazı statüsü kazanan Amos’ta çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen Geleceğe Miras Projesi kapsamında sürdürülüyor. Kazılar; Marmaris Ticaret Odası, Marmaris Belediyesi ile Martı Otel ve Marina’nın sponsorluğunda gerçekleştiriliyor.

2025 Kazı Sezonunda Önemli Bulgular

Asarcık Tepesi üzerinde konumlanan antik kentte, 2025 yılı boyunca aralıksız devam eden kazılara, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Mehmet Gürbüzer başkanlık ediyor. Bu sezon tiyatro yapısının orkestra bölümünde çevre düzenlemesi yapılırken, sivil konut alanlarında kazı ve belgeleme çalışmaları yürütüldü. Ayrıca Apollon Samnaios Tapınağı’nda yoğun bitki örtüsü ve moloz temizliği gerçekleştirildi.

Kazı Başkanı Doç. Dr. Gürbüzer, her sezon yeni ve heyecan verici bulgulara ulaşıldığını belirterek, bu yıl bulunan gümüş kolyenin özel bir anlam taşıdığını vurguladı. Gürbüzer’e göre kolye üzerindeki aslan figürü ve sekiz köşeli yıldız, Antik Yakın Doğu dünyasında İştar’ın bilinen sembolleri arasında yer alıyor.

Amos’un Kültürel ve Ticari Gücü

Doç. Dr. Gürbüzer, M.Ö. 7. yüzyıldan itibaren ticari ve askerî ilişkiler aracılığıyla Yakın Doğu’nun gelişmiş kültür unsurlarının Akdeniz dünyasına taşındığını, Amos’un da bu süreçte stratejik bir liman kenti olarak öne çıktığını ifade etti. Yeni bulunan kolyenin, kentin yalnızca yerel değil, bölgesel ölçekte de ekonomik ve kültürel etkileşimlere açık olduğunu gösterdiğini söyledi.

Erken dönem buluntularının Amos’un tarihine dair önemli ipuçları sunduğunu dile getiren Gürbüzer, kentin ekonomik ve kültürel açıdan kayda değer bir güce sahip olduğunun altını çizdi. Kazıların henüz başlangıç aşamasında olduğunu belirten Gürbüzer, 2026 yılında sivil yapılar ile Apollon Samnaios Tapınağı’ndaki çalışmaların devam edeceğini kaydetti.

Bilim Dünyasında Amos

Amos Antik Kenti’ndeki ilk bilimsel kazılar 1948 yılında G. E. Bean tarafından gerçekleştirildi. O dönem bulunan ve kentin kiraya verdiği topraklara ait olduğu anlaşılan kira kontratları, Amos’un bilim dünyasında tanınmasını sağladı. Yaklaşık 2 bin yıl öncesine tarihlenen bu belgeler, kentin ekonomik yapısını anlamada önemli bir kaynak olarak kabul ediliyor.

2021 yılında yeniden başlatılan ve 12 ay esasına göre sürdürülen kazılar, her geçen yıl Amos’un tarihsel önemini daha net biçimde ortaya koyarken, İştar betimli gümüş kolye gibi buluntular da kentin Akdeniz ile Yakın Doğu arasındaki çok katmanlı ilişkilerini somutlaştırıyor.

Kaynak: AA