Manisa'nın Köprübaşı ilçesinde, aroması ve dayanıklılığıyla öne çıkan coğrafi işaretli çileğin üretimi genç nesillerin eliyle canlandırılacak.
Manisa’nın Köprübaşı ilçesinde yetişen, kendine özgü aroması, canlı kırmızı rengi, yüksek şeker oranı ve uzun raf ömrü ile dikkat çeken Köprübaşı çileği, yeniden eski üretim gücüne kavuşmak için genç çiftçilerin desteğiyle yaygınlaştırılıyor. Köprübaşı Ziraat Odası öncülüğünde yürütülen projede, genç üreticilere fide desteği sağlanırken, üretim teknikleri ve pazarlama konularında da danışmanlık sunuluyor.
Coğrafi İşaretin Ardından Yeni Dönem
Köprübaşı çileği, 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaretle tescillendi. Bu gelişme, ürünün yerel değerinin korunması ve ulusal pazarda daha güçlü bir şekilde yer alması açısından önemli bir adım oldu. Ancak son yıllarda üretim alanlarının daralması, çileğin potansiyelinin altında kalmasına neden oldu. Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Başkaya, bu gerilemeyi tarımsal girdi maliyetlerinin artması ve genç nüfusun tarımdan uzaklaşmasıyla ilişkilendiriyor.
"Çilek üretimimiz son yıllarda ciddi şekilde azaldı. Birçok genç, geçim kaygısıyla farklı iş alanlarına yöneldi. Biz de ilçemizin geleceğini, bu toprakların zenginliğini tekrar gençlerimize kazandırmak istiyoruz," diyen Başkaya, bu kapsamda Manisa Büyükşehir Belediyesi ile iş birliği içinde önemli bir teşvik programı başlattıklarını belirtti.
Fideler Gençlerle Buluşuyor
Projeyle birlikte genç çiftçilere anaç fide desteği verilmeye başlandı. Bu destek sadece tarımsal değil, aynı zamanda sosyal bir dönüşüm hedefliyor. Köprübaşı ilçesinde 12 bin 800’e kadar düşen nüfusun yeniden artması, gençlerin köylerinde üretici olarak kalabilmesi hedefleniyor.
Ziraat Odası, genç üreticilere sadece fide sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda modern tarım teknikleri, verimli üretim süreçleri ve pazarlama konusunda da danışmanlık sunacak. Bu sayede, ürün kalitesinin artırılması ve geniş pazarlara daha etkin bir şekilde ulaşılması amaçlanıyor.
Üreticiden Umutlu Mesaj: “Destek Olursa Alanı Genişletirim”
Köprübaşı’nın Kınık Mahallesi Muhtarı ve aynı zamanda çilek üreticisi olan İbrahim Uysal (33), projenin sahadaki karşılığını dile getiren isimlerden biri. Geçmişte 30 dönüm arazide çilek üretimi yapan Uysal, maliyetlerin artması ve üretim sürecindeki zorluklar nedeniyle alanını 10 dönüme kadar düşürmek zorunda kaldığını söyledi.
Ancak sağlanacak desteklerin üreticiyi yeniden cesaretlendirdiğini belirten Uysal, "Fide ve danışmanlık desteği alabilirsem tekrar eski üretim alanıma ulaşmak, hatta daha da fazlasını yapmak istiyorum. Bu topraklar bize geçim sağlıyor, çilek bizim kültürümüzün bir parçası" dedi.
Çileğin Yolculuğu Eylül’de Başlıyor, Temmuz’da Tamamlanıyor
Köprübaşı çileği, eylül ayında toprağa verilen fidelerle üretim sürecine giriyor. Nisan ayında ilk meyveler alınırken, hasat temmuz ayına kadar sürüyor. Tazeliğini uzun süre koruyabilmesi sayesinde ürün, hem iç piyasada hem de ihracat pazarında rağbet görüyor. Özellikle turizm bölgelerinden ve büyük şehirlerden gelen talepler, Köprübaşı çileğini üreticiler için cazip kılmaya devam ediyor.
Yerelden Küresele: Köprübaşı Çileği İçin Yeni Bir Başlangıç
Yöresel üretimin marka değerine dönüşmesi adına önemli bir örnek oluşturan bu proje, sadece tarımsal kalkınmayı değil, aynı zamanda kırsal istihdamı ve gençlerin bölgeye bağlılığını da destekliyor. Manisa’nın dağ ilçelerinden biri olan Köprübaşı, çilek sayesinde yeniden üretimin ve umudun sembolü haline gelmeye hazırlanıyor.
Proje kapsamında önümüzdeki aylarda daha fazla üreticiye ulaşılması ve fide desteğinin artırılması hedefleniyor. Ziraat Odası ve yerel yönetimlerin ortak mesajı net: “Gençlerle Köprübaşı çileğini geleceğe taşıyacağız.”
Bu projeyle birlikte, sadece bir meyve değil, aynı zamanda bir kültür yeniden canlandırılıyor.