Efes Selçuk Belediyesi Düğün Salonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında anlamlı bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Alevi Kültür Dernekleri Selçuk Şubesi Kadın Kolları tarafından organize edilen etkinlikte, toplumsal farkındalık çağrıları yükselirken, Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in kişisel deneyimi üzerinden verdiği mesajlar dikkat çekti.
Toplumun gönlünde açılmış bir yara
Etkinliğe; Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in yanı sıra siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve dernek üyeleri katıldı. Alevi Kültür Dernekleri Selçuk Şube Başkanı Yaşar Aydın açılış konuşmasında, kadına yönelik şiddetin bireysel değil, toplumsal bir yara olduğunu vurgulayarak, kız çocuklarının eğitimine yapılan her katkının geleceği değiştirecek güçte olduğunu söyledi.
Şiddet toplumda giderek normalleşti
Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, konuşmasında toplumda giderek normalleşen şiddet diline dikkat çekti. Şiddetin neredeyse övüldüğü, failin ise görmezden gelindiği bir dönemden geçildiğini belirterek, 25 Kasım’ın yalnızca “Kadına Yönelik Şiddetle” değil, özellikle “Erkek Şiddetiyle Mücadele Günü” olarak anılması gerektiğini kaydetti.
Toplum önce kendini sorgulayacak
Kendi yaşadığı şiddet deneyimini paylaşan Başkan Sengel, bir kadın, bir belediye başkanı ve bir avukat olarak 7 yıldır süren hukuk mücadelesinde hâlâ sonuç alamadığını belirtti. Bu sürecin mağdurlar açısından nasıl bir belirsizlik yarattığını vurgulayan Başkan Sengel, eğer toplum hala faile alkış tutuyorsa, önce kendini sorgulamasını kaydederek, vicdanların harekete geçmesi gerektiğini dile getirdi.
Yarın da yanlarında olacağım
Rahmetli Türkan Saylan’ın sözlerine atıf yapan Başkan Sengel, yaşanmışlıkların gerçek sahiplerinin acısını en iyi yine benzer süreçlerden geçenlerin anlayabileceğini ifade etti. Hiçbir kadının yalnız bırakılmaması gerektiğinin altını çizerek, hem kurumsal hem kişisel desteğini vurguladı.
Okuldan koparılan kız çocukları
Konuşmasında eğitim politikalarına da değinen Başkan Sengel, 4+4+4 sisteminin kız çocuklarını okuldan kopardığını belirtti. Özellikle yoksul ve dezavantajlı kesimlerde çocukların eğitim hakkının yerine çocuk işçiliğine yönlendirildiğini vurgulayarak, cemaat yurtlarında yaşananlara da dikkat çekti. Mücadeleyi, denize atılan bir denizyıldızı misali küçük ama etkili adımlarla sürdüreceklerini ifade etti.
