Tüm Yerel-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ, Çiğli Belediyesi’ne yönelik eylemlerinin ardından Belediye Mali Hizmetlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı’nın tutumunu eleştirdi. Erdağ açıklamasında, “Aylardır süren toplu iş sözleşmesinde yer alan Sosyal Denge Tazminatları ve diğer sosyal hakların ödenmemesi nedeniyle Tüm Yerel Sen olarak tüm sendikalarla eylem birlikteliği içerisinde Çiğli Belediyesi’nde iş bırakma eylemi ve basın açıklaması gerçekleştirdik. Bu eylem, yalnızca maaş ve tazminat mücadelesi değil; emekçinin onuru, hakkı ve adaleti için verilmiş bir direniştir. Ancak bu demokratik tepki sırasında, Çiğli Belediyesi yönetiminden gelen tehditler ve baskılar, açıkça hukuk dışı ve emek düşmanı bir tutumun göstergesidir. Belediye Mali Hizmetlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ömer Kurt’un ‘Gerekirse sendikadan istifa edin, vezneleri açın!” şeklindeki tehditkâr ifadeleri ile Mali Hizmetler Müdürü Kemal Gültepe’nin “Vezneler açılmazsa tutanak tutulur!’ diyerek çalışanları baskı altına almaya çalışması, sendikal özgürlüğe ve anayasal haklara açık bir saldırıdır” dedi.
BİZ EMEĞİN ÖRGÜTLÜ GÜCÜNE İNANIYORUZ
Erdağ, yaşanan hukuksuzluklara gösterdiği tepkisinde şu ifadeleri kullandı: “Anayasa’nın 51. maddesi ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 18. maddesi açıkça sendikal faaliyetlerin korunmasını hükme bağlamıştır. Buna rağmen belediye yöneticilerinin çalışanlara baskı yapması, tehdit etmesi suçtur. Sendikal haklara dokunmak, demokrasinin temeline saldırmaktır. Biz emeğin örgütlü gücüne inanıyoruz. Hiçbir tehdit, hiçbir baskı, hiçbir makam bizi yolumuzdan döndüremez. Emeğin hakkı için mücadele etmek hem yasal hem ahlaki bir görevdir. Çiğli Belediyesi yönetimini bu hukuksuz tutumdan vazgeçmeye, çalışanların gasp edilen haklarını derhal ödemeye çağırıyoruz.”
EMEĞİN SESİ SUSTURULAMAZ
Tüm Yerel Sen olarak bu süreçte yalnızca sendika üyelerinin değil, tüm belediye emekçilerinin yanında olduklarını belirten ERDAĞ, sendikal baskılara karşı her türlü hukuki girişimin başlatılacağını vurguladı: “Kamu vicdanı ve hukuk önünde bu uygulamaların hesabı mutlaka sorulacaktır. Emekçilerin susturulmasına izin vermeyeceğiz. Çiğli Belediyesi’nde hak gaspı değil, adalet istiyoruz. Tüm Yerel Sen olarak mücadelemiz, yalnızca bir belediyedeki hak gaspına karşı değil, Türkiye’deki tüm yerel yönetimlerde emeğin onurunu koruma mücadelesidir. Biz biliyoruz ki; Emeğin sesi susturulamaz, hak mücadelesi durdurulamaz!”
