Meclisin savaş nedeniyle Kayseri’ye taşınmasının tartışıldığı günlerde kürsüye çıkan Diyap Yıldırım, bu öneriye karşı çıkarak oturuma müdahil oldu. Tunceli kökenli milletvekili, daha önce Erzurum Kongresi’ne katılmış ve Koçgiri İsyanı’na karşı tavır almış isimler arasında yer alıyordu. Peki, Diyap Ağa lakaplı Diyap Yıldırım kimdir?

Diyap Yıldırım kimdir?

Diyap Yıldırım, bilinen adıyla Diyap Ağa, 1852 yılında Osmanlı İmparatorluğu sınırları içindeki Tunceli'nin Hozat ilçesine bağlı Kalecik köyünde dünyaya geldi. Ferhatuşağı aşiretine mensup olan Diyap Ağa, aşiretin önde gelen isimlerinden Seyithan Ağa ve Elif Hanım'ın oğludur. Alevi inancına bağlı bir Türkmen ailesinden gelen Diyap Ağa, dönemin koşullarına uygun olarak özel öğrenim görmüştür.

Askeri Mücadele ve Hamidiye Yılları

Birinci Dünya Savaşı sırasında Diyap Ağa, Hamidiye Alayları bünyesinde milis komutanı olarak görev yaptı. Bitlis ve Siirt cephelerinde Rus işgaline karşı yürütülen operasyonlara aşiretiyle birlikte katıldı. Bu süreçte sergilediği liderlik, onu Osmanlı ordusu içinde tanınan bir figür haline getirdi. Aynı dönemde Mustafa Kemal Paşa ile yakın bir dostluk geliştirdi.

Koçgiri Bölgesi ve İdari Görevleri

1900’lü yılların başında Koçgiri bölgesinde idari düzenlemeler yapılırken, Zara kazasına bağlı Çemişgezek’ten gelen Diyap Ağa, bu bölgenin yönetiminde söz sahibi oldu. Ovacık ve Zara çevresindeki önemli yerel idarecilik görevlerine Ferhatuşağı aşiretinden temsilciler atanırken, Diyap Ağa da bu süreçte öne çıkan liderlerden biri oldu.

Siyasi Faaliyetleri ve TBMM Üyeliği

1920 yılında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla birlikte Diyap Ağa, Dersim (Tunceli) milletvekili olarak I. Dönem Meclis’e katıldı. Mustafa Kemal Atatürk'ün doğrudan davetiyle meclise dahil edilen isimler arasında yer aldı. Aynı yıl Erzurum Kongresi’ne katılarak Tunceli’yi temsil etti.

Mecliste görev yaptığı süreçte, Koçgiri ve Şeyh Said isyanlarına karşı net bir tutum aldı. TBMM’de Sakarya Meydan Muharebesi sırasında meclisin Kayseri’ye taşınmasının gündeme gelmesi üzerine yaptığı konuşma, cesaretiyle tarihe geçti:

“Biz buraya kaçmaya mı geldik, yoksa kavga edip ölmeye mi? … Son kurşunu da kafama sıkarım. Bu böyle biline.”

Dersim’in Vilayet Olması İçin Mücadelesi

1922 yılında, Dersim’in vilayet statüsü kazanması için meclise dilekçe sundu. Mustafa Kemal Paşa'nın desteğiyle bu teklif kabul edildi. Bölgenin "Dersim" ismini muhafaza etmesi için bizzat ricada bulunan Diyap Ağa, bu talebi de Atatürk tarafından olumlu karşılandı.

Sürgün Yılları ve Vefatı

Meclis üyeliğinin ardından Tunceli’ye dönen Diyap Ağa, Atatürk tarafından kendisine maaş bağlanarak onurlandırıldı. Ancak ilerleyen yıllarda, kızını Seyit Rıza ile evlendirdiği iddiası nedeniyle Diyarbakır’a sürüldü. Aşiret mensuplarının bir kısmı da Divriği’ye göç etmek zorunda bırakıldı.

Diyap Ağa, 1935 yılında Divriği’de hayatını kaybetti. Mezarı, Tunceli-Hozat sınırındaki Gözlüçayır köyündedir.

Kaynak: Haber Merkezi