DSÖ, sivrisinekler aracılığıyla bulaşan chikungunya virüsünün 119 ülkede yayılım gösterdiğini ve 5.6 milyar insanı etkileyebilecek potansiyele ulaştığını duyurdu. Türkiye’de de riskli bölgeler dikkatle izleniyor.
Chikungunya virüsü nedir?
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), sivrisinek kaynaklı chikungunya virüsünün küresel salgın tehdidi oluşturduğunu duyurdu. Afrika’dan Asya’ya yayılan virüs için erken önlem çağrısı yapılırken, risk altındaki ülkeler arasında Türkiye de yer alıyor.
DSÖ, chikungunya virüsünün kontrolsüz yayılması halinde 2005’teki büyük salgının tekrarlanabileceği uyarısında bulundu. Cenevre'de düzenlenen basın toplantısında konuşan DSÖ tropikal hastalıklar uzmanı Diana Rojas Alvarez, virüsün şu anda 119 ülkede aktif dolaşımda olduğunu belirtti. Toplamda yaklaşık 5.6 milyar insanın risk altında olduğu açıklandı.
Semptomlar hafife alınmamalı
Alvarez, chikungunya’nın halk arasında çok tanınmayan bir hastalık olmasına rağmen, yüksek ateş, deri döküntüleri ve uzun süren şiddetli eklem ağrıları gibi semptomlarla ciddi rahatsızlıklara neden olduğunu vurguladı. Hastaların %40’ında bu ağrıların kalıcı eklem bozukluklarına dönüşebildiği ifade edildi.
2000’li yılların salgını geri mi dönüyor?
DSÖ, virüsün yayılma biçiminin, 2004–2005 yıllarında Hint Okyanusu bölgesinde Reunion, Mayotte ve Mauritius adalarında yaşanan salgını andırdığını belirtti. Şu anda Reunion Adası’nda nüfusun üçte birinin enfekte olduğundan şüpheleniliyor.
Virüs, Madagaskar, Somali ve Kenya üzerinden Güney Asya’ya doğru yayılıyor. Hindistan, Sri Lanka ve Bangladeş’te vaka sayıları hızla artarken, Avrupa’da ithal vakalara ek olarak Fransa’da yerel bulaşma, İtalya’da ise şüpheli enfeksiyonlar tespit edildi.
Aşı Yok, spesifik tedavi yok
Chikungunya için henüz lisanslı bir aşı ya da özel bir tedavi bulunmuyor. Alvarez, “2005 salgınının ayak seslerini yeniden duyuyoruz. Bu kez daha hazırlıklı olmalıyız” diyerek uluslararası iş birliğinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Virüs, Aedes aegypti ve Aedes albopictus (kaplan sivrisineği) türü dişi sivrisineklerin ısırmasıyla bulaşıyor. İklim değişikliği ile birlikte bu sivrisineklerin daha kuzey enlemlere yayılması, tehdidin coğrafi boyutunu büyütüyor. DSÖ, halkı sivrisinek kovucu kullanmaya ve su birikebilecek alanları düzenli olarak boşaltmaya davet ediyor.
Türkiye için uyarı: Risk artıyor
Chikungunya Türkiye’de bildirimi zorunlu hastalıklar arasında yer almasa da, gözetim altındaki arbovirüsler arasında bulunuyor. Asya ve Afrika’dan gelen seyahat geçmişine sahip bireylerde zaman zaman ithal vakalara rastlanıyor. Öte yandan, Aedes albopictus türü sivrisineklerin Karadeniz kıyıları ve Marmara Bölgesi’nde görülmeye başlaması, yerel bulaşma riskinin önümüzdeki dönemlerde artabileceğine işaret ediyor.
DSÖ’ye göre salgın bölgelerinde toplumsal bağışıklık yok denecek kadar az. Bu da, nüfusun %75’ine kadarının enfekte olabileceği anlamına geliyor. Uzmanlar, ülkelerin acil eylem planlarını vakit kaybetmeden devreye alması gerektiği konusunda hemfikir.