Fransa’da başörtülü kadınların Ulusal Meclis’i ziyaret etmesine yönelik tepkiler üzerine başlayan tartışma büyürken, Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) Partisi Milletvekili Ersilia Soudais, mevcut yönetmeliklerin başörtüsüne herhangi bir yasak getirmediğini açıkladı. Son günlerde kamuoyunda yükselen İslamofobi eleştirilerinin gölgesinde gerçekleşen açıklama, ülkedeki Müslümanlar üzerindeki baskıların yeniden gündeme taşınmasına neden oldu.
Fransa’da kamu çalışanları için uzun süredir uygulanan başörtüsü yasağı, 2004’ten itibaren ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine de genişletilmişti. Zaman zaman okul gezilerine katılan başörtülü annelere yönelik yasak girişimleri de tartışma yaratmış ancak yürürlüğe girmemişti. Son olarak 5 Kasım’da başörtülü kadın ve kız çocuklarının Ulusal Meclis’i ziyaret etmesi, aşırı sağcılar ve iktidar kanadından bazı siyasetçilerin tepkisini çekti.
'MÜSLÜMAN KARŞITI TUTUM VAR'
LFI Milletvekili Ersilia Soudais, yaşanan gerilimi AA’ya değerlendirdi. Ziyareti hedef alanların Müslüman karşıtı bir tutum sergilediğini belirten Soudais, “Bu Müslüman çocuklar, İslamofobik nedenlerle toplumun önüne atıldı” dedi. Meclis Başkanı Yael Braun-Pivet’in tartışmayı gündeme getiren aşırı sağa boyun eğdiğini söyleyen Soudais, olayın özellikle Frontieres adlı internet sitesi tarafından kışkırtıldığını ifade etti.
Söz konusu sitenin Meclis’i ziyaret eden başörtülü kadınların fotoğraflarını izin almadan yayımladığını belirten Milletvekili, bunun hem etik dışı bir davranış hem de görüntü hakkının ihlali olduğunu vurguladı. “Frontieres’in bu akreditasyonu, insanları ırkçı bir şekilde hedef almak için kullandığı artık çok açık” ifadelerini kullanan Soudais, uzun süredir sitenin Meclis’te akredite edilmemesi gerektiğini savunduklarını söyledi.
'YASAK AÇIKÇA BELİRTİLMİYOR'
Ulusal Meclis’in ziyaretçilerle ilgili yönetmelik maddelerine de değinen Soudais, “Yönetmelik, başörtüsünün yasak olduğunu açıkça belirtmiyor. Eğer bunu değiştirmek istiyorlarsa açıkça değiştirsinler. Ancak şu anda mevcut kurallar başörtülü kadınların Genel Kurul’a girmesini engellemiyor” dedi.
Mecliste yaşanan bu tartışmanın Müslüman vatandaşlara “Bu ülkede hoş karşılanmıyorsunuz” mesajı verdiğini söyleyen Soudais, özellikle görünür dini sembol taşıyan kadınların hedef haline getirildiğini belirtti. “Ulusal Meclis tüm halkın evidir. Cumhuriyet, herkesin kendine yer bulabilmesi içindir. Ancak bugün bunun aksinin söylendiğini görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Fransa’da başörtüsüyle ilgili tartışmalar yıllardır devam ederken, yasaklar zaman içinde genişletildi. 2004’te okullardaki yasağın ardından 2010’da peçe kamusal alanda tamamen yasaklandı, uygulamayanlara para cezası getirildi. 2019’da aşırı sağcı Julien Odoul’un bir toplantıda başörtülü bir anneye sözlü saldırıda bulunması ülke gündemine oturmuştu. 2024 Paris Olimpiyatları’nda Fransız sporcu delegasyonuna başörtüsü yasağı uygulanması da büyük tepki çekmişti.
Senato, 18 Şubat 2025’te spor müsabakalarında başörtüsünü yasaklayan tasarıyı kabul ederek tartışmayı yeni bir aşamaya taşımıştı. Mart ayında eski İçişleri Bakanı Bruno Retailleau’nun “Yaşasın spor, kahrolsun başörtüsü” sözleri hafızalara kazınmıştı. Nisan’da ise Poissy kentinde bebek arabasıyla yürüyen başörtülü bir annenin başörtüsü zorla çekilmişti.
CCIE’nin 2024 raporuna göre Avrupa’daki İslamofobi vakalarının yüzde 76’sı kadınları hedef alıyor.
