Gaiplik kararı, uzun süredir kendisinden haber alınamayan kişilerin hukuki statüsünü belirlemek amacıyla mahkeme tarafından verilen bir karardır. Peki, bu karar hangi şartlarda alınır ve yasal süreç nasıl işler?
Gaiplik Nedir?
Gaiplik, bir kişinin uzun süredir haber alınamaması veya ölüm tehlikesi içinde kaybolması durumunda, mahkeme kararıyla hukuken ölmüş kabul edilmesidir. Türk Medeni Kanunu’nun 32-35. maddeleri arasında düzenlenen bu kurum, özellikle nüfus kayıtlarının güncellenmesi, evlilik ilişkilerinin sona erdirilmesi ve miras paylaşımı gibi önemli hukuki sonuçlar doğurur.
Gaiplik Kararının Hukuki Dayanağı
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, gaiplik kararı, ölüm tehlikesi altında kaybolan veya kendisinden uzun süre haber alınamayan kişiler hakkında alınabilir. Bu karar, yalnızca ilgililerin başvurusu üzerine verilir. Mahkeme, gerekli ilan ve süre koşullarını yerine getirdikten sonra gaiplik kararını kesinleştirir. Bu kararın ardından kişi nüfus kayıtlarına ölü olarak işlenir.
Gaiplik Şartları Nelerdir?
Maddi Şartlar
Bir kişiye gaiplik kararı verilebilmesi için bazı somut durumların gerçekleşmiş olması gerekir. Öncelikle, kişi ölüm tehlikesi içinde kaybolmuş olmalı ya da uzun zamandır kendisinden haber alınamıyor olmalıdır. Ölüm tehlikesi içinde kaybolma, örneğin savaş, doğal afet ya da deniz kazası gibi yaşama şansının düşük olduğu olaylardır. Haber alınamama durumunda ise en az beş yıl süre geçmiş olmalıdır.
Yargısal Şartlar
Gaiplik kararı verilebilmesi için mahkemeye başvuru zorunludur. İlgililerin başvurusu olmadan hâkim kendiliğinden karar veremez. Mahkeme, kişinin kaybolduğu tarih veya son haber alındığı tarihten itibaren belirlenen bekleme süresi sonunda, ilan yoluyla bilgi sahibi olanları başvurmaya çağırır. İlan süreci en az altı ay olmak zorundadır. Bu süreç sonunda kişi hâlâ bulunamazsa gaiplik kararı verilir.
Gaiplik Davası Nasıl Açılır?
Gaiplik davası, çekişmesiz yargı kapsamında Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılır. Ancak davada mirasın Hazine’ye geçmesi gibi özel bir talep varsa, yetkili mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olur. Dava, kişinin Türkiye’deki son yerleşim yeri mahkemesinde açılır. Böyle bir yer yoksa, kişinin nüfus kaydının bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.
Gaiplik Kararının Sonuçları
Kişiliğin Sona Ermesi
Gaiplik kararıyla birlikte, kişinin hukuki kişiliği sona ermiş sayılır. Bu, kişinin resmi olarak ölü kabul edilmesi anlamına gelir. Bu kararın ardından kişi hakkında yapılan işlemler, tıpkı ölmüş bir kişi gibi yürütülür.
Nüfus Kaydının Güncellenmesi
Karar kesinleştiğinde, mahkeme nüfus müdürlüğüne durumu bildirir. Kişinin nüfus kaydı, ölüm şeklinde güncellenir. Bu kayıt, açıklayıcı niteliktedir; yani mahkeme kararıyla doğrudan bağlantılıdır.
Evlilik İlişkisinin Durumu
Gaiplik kararı verilen kişinin eşi, mahkemeden evliliğin feshine karar verilmedikçe yeniden evlenemez. Eş, bu kararı istememişse kocasının hanesinde kalır. Evliliğin feshi kararı verilirse, nüfus kayıtlarına bu durum da işlenir.
Miras Açısından Gaiplik
Gaiplik kararı, özellikle miras hukukunda önemli etkiler doğurur. Gaip, ölü kabul edildiği için terekesi mirasçılara intikal eder. Ancak mirasçılar, terekeyi devralmadan önce teminat vermek zorundadır. Bu teminat, gaibin tekrar ortaya çıkması durumunda haklarının korunmasını amaçlar. Hazine mirasçı olduğunda teminat şartı aranmaz.
Gaibin mirasçılığı veya miras bırakma durumu, ölüm tehlikesi ya da son haber tarihi esas alınarak değerlendirilir. Eğer kişi bu tarihten önce gaip olarak kabul edilirse, kendisi artık mirasçı olamaz. Ancak bu tarihte sağ olduğu kabul edilen kişiler mirastan hak kazanır.
Kimler Gaiplik Başvurusu Yapabilir?
Gaiplik kararı, yalnızca hakları gaibin ölümüne bağlı olan kişiler tarafından talep edilebilir. Bu kişiler, mirasçılar, eş, alacaklılar veya vasiyetname alacaklıları olabilir. Kanun bu kişileri sınırlayıcı olarak saymamıştır; dolayısıyla hâkim, başvuru sahibinin hak sahibi olup olmadığını takdir eder.
Gaiplik Kararından Sonra Ne Olur?
Gaiplik kararı kesinleştiğinde, kişi resmen ölü sayılır. Tereke mirasçılara geçer, nüfus kayıtları güncellenir, evlilik sona erdirilebilir. Tüm bu işlemler, kişinin gerçekten ölü olduğunun kesin olarak bilinmediği durumlarda hukuki güvenliğin sağlanması amacıyla düzenlenmiştir.