İzmir'de, kültürel mirasın korunmasına yönelik önemli bir adım atıldı. "Hafıza İzmir Atölyesi" projesiyle, 17, 18 ve 19. yüzyıllara ait paha biçilmez tarihi ve kültürel yazma eserler, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) öğrencilerinin titiz çalışmalarıyla restore ediliyor.
İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi ile İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) işbirliğiyle iki ay önce başlatılan bu anlamlı projede, 30 üniversite öğrencisi, belge restorasyonu, konservasyon teknikleri, kağıt türleri, mürekkep analizleri ve arşiv malzemelerinin dijitalleştirilmesi gibi konularda kapsamlı bir eğitimden geçti. Teorik ve pratik deneyimlerle donatılan öğrenciler, kültürel mirasın korunmasına aktif olarak katkı sağlamak üzere çalışmalara başladı.
"Hafıza İzmir Atölyesi", sadece üniversite bünyesinde kalmayıp, İzmir ve çevre illerdeki kurumlar, müzeler, kütüphaneler ve arşivler için de önemli bir işbirliği ve araştırma merkezi olma potansiyeli taşıyor. Atölyede restore edilen eserler arasında 1870'li yıllardan kalma bir Kur'an-ı Kerim ile 20. yüzyılın başlarında hazırlanan, Afyonkarahisar ve Denizli bölgesini gösteren detaylı bir harita da bulunuyor.
"Eserleri Önce İnceliyoruz ve İhtiyacın Ne Olduğunu Belirliyoruz"
Proje sorumlusu ve İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Polat, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, restorasyon eğitimi alan 30 öğrencinin, kentteki tarihi eserlerin gelecek nesillere aktarılmasında kilit bir rol üstlendiğini belirtti. Polat, detaylı eğitimlerin devam ettiğini ve eserlerin restorasyon sürecini şu şekilde özetledi: "Eserleri önce inceliyoruz ve ihtiyacın ne olduğunu belirliyoruz. Daha sonra eserin belgelenme süreci var. Kuru temizlik yapıyoruz. Varsa ihtiyaç duyulan eksik noktalarına tamamlama işlemlerini yapıyoruz. İyileştirme ve sağlıklı bir forma kavuşmasını sağlıyoruz. İşlemler tamamlandıktan sonra eseri kütüphaneye ya da sahibine teslim ediyoruz."
Doç. Dr. Polat, tarihi eser restorasyonunun son derece hassas bir çalışma olduğunu vurgulayarak, "Ülkemizde ciddi anlamda istihdamın eksik olduğu alanlardan birisi de restorasyon alanı. Sınırlı sayıdaki üniversitelerde bu konuda eğitim veriliyor. Öğrencilerimiz bu eğitim sayesinde temel düzeyin üzerinde bir eğitim almış olacak. Bu atölye sayesinde lisans eğitimi ve meslek hayatlarında bu konuda uzmanlaşabilirler" dedi. Polat, restore edilen eserlerin doğru korunma koşulları hakkında da bilgilendirme yaptıklarını sözlerine ekledi.
"El Becerisi ve Sabır Gerektiriyor"
Projeye katılan öğrencilerden Bilgi ve Belge Yönetimi 3. sınıf öğrencisi Zühürt Vardar, restorasyon eğitimi almaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, tarihi korumakla ilgili bir projede yer almanın kendisi için gurur verici olduğunu söyledi. Eserleri restore ederken büyük bir heyecan duyduğunu belirten Vardar, "Zor değil ama el becerisi ve sabır gerektiriyor. Eserleri ıslak ve kuru temizledikten sonra yaptığımız kazımayla eski haline getiriyoruz. Burada her türlü süreci öğreniyoruz. Eserin ilk haliyle son hali arasındaki farkı görünce mutlu oluyoruz" diye konuştu.
Bir diğer 3. sınıf öğrencisi Yunus Emre Kıvrak da yıpranmış belgeleri restore ederken hissettiği heyecanı ve belgedeki iyileşmeyi görünce duyduğu mutluluğu ifade etti. Bu proje, hem tarihi mirasın korunması adına somut bir adım atarken hem de genç nesillere bu alanda önemli bir mesleki deneyim kazandırarak geleceğin restorasyon uzmanlarını yetiştiriyor.