Kuveyt’te son bir yılda hız kazanan vatandaşlıktan çıkarma uygulamaları, ülkede siyasi ve toplumsal dengeleri sarsan bir sürece dönüştü. Resmî açıklamalara göre Eylül 2024’ten bu yana en az 50 bin kişi Kuveyt vatandaşlığını kaybederken, insan hakları savunucuları gerçek sayının 200 bine kadar çıkabileceğini belirtiyor. Hükümet ise Eylül 2025’ten bu yana düzenli veri paylaşmıyor. Uzun yıllar Körfez bölgesinde görece demokratik yapısıyla öne çıkan Kuveyt, 1963’ten bu yana parlamentoya sahip olması ve bölgesel krizlerde arabulucu rolü üstlenmesiyle biliniyordu. Muhaliflere sığınma imkânı sunan ülke, bugün ise kendi vatandaşlarına yönelik sert uygulamalarla eleştirilerin odağında. İslam alimi ve aktivist Mohammed al-Mail, geçmişle bugünü kıyaslayarak, “1970’lerde Kuveyt, baskı altındaki insanlar için Avrupa’dan bile daha güvenliydi. Bugün ise aynı devlet kendi vatandaşlarını hedef alıyor” sözleriyle duruma tepki gösteriyor.

Emir’in Yetkileri Genişledi, Haklar Daraldı

Şeyh Mishal Al Ahmad Al Jaber Al Sabah’ın 2023’te iktidara gelmesiyle birlikte ülkede siyasi alan daralmaya başladı. Mayıs 2024’te parlamentonun askıya alınması ve vatandaşlığa ilişkin anayasal maddelerin geçici olarak devre dışı bırakılması, geniş çaplı bir tasfiye sürecinin önünü açtı. Bu adımların ardından aktivistler, muhalif siyasetçiler ve sıradan vatandaşlar dahil olmak üzere on binlerce kişinin vatandaşlığı iptal edildi. Al-Mail, kendi vatandaşlığının 19 Ekim 2024’te siyasi gerekçelerle geri alındığını belirterek süreci “tamamen siyasi” olarak tanımlıyor.

Kimler Hedef Alınıyor?

İnsan hakları örgütlerinin derlediği verilere göre, vatandaşlıktan çıkarma uygulamalarında özellikle üç grup öne çıkıyor:

  • Aktivistler ve muhalif politikacılar
  • Dini liderler
  • Kadınlar; özellikle Kuveytli erkeklerle evlenip önceki vatandaşlığını bırakanlar

Haklar grubu Salam’ın raporları, vatandaşlıktan çıkarılan birçok kadının sağlık hizmetleri, devlet okulları, çalışma ve mülkiyet haklarına erişiminin fiilen engellendiğini ortaya koyuyor.

Sürgün ve Zorla Göç Vakaları

Uygulamanın en ağır sonuçlarından biri ise zorla sınır dışı edilmeler. Middle East Eye’ın aktardığı örneklerden biri olan Iman, 2006’da evlilik yoluyla Kuveyt vatandaşlığı kazanmış, 2013’te boşanmıştı. Aralık 2024’te vatandaşlıktan çıkarılan Iman’ın önce telefon hattı ve sağlık hizmetleri kesildi, ardından Mısır’a sınır dışı edildi. Çocukları ise Kuveyt’te kaldı. Benzer bir durum Suudi Arabistan vatandaşı Layla için de geçerli oldu. Vatandaşlığı iptal edildikten sonra eski ülkesine dönmesi önerilen Layla, Suudi makamlarından destek alamadı ve ailesi ya da mülkü olmayan bir ülkede yalnız kaldı.

Yasal Gerekçeler Tartışmalı

Aralık 2024’te kabul edilen yeni düzenlemeye göre Kuveyt vatandaşlığı; “ahlaki çürüme, sahtekârlık, devlet güvenliğini tehdit eden eylemler, emir ya da dini liderlere yönelik eleştiriler” gibi gerekçelerle geri alınabiliyor. Ancak hak örgütleri, bu tanımların muğlak olduğuna ve keyfi uygulamalara açık kapı bıraktığına dikkat çekiyor. Institute on Statelessness and Inclusion’dan Tiana Danielle Xavier, uluslararası hukukun kişilerin keyfi şekilde vatansız bırakılmasını yasakladığını vurgulayarak, bu tür kararların bağımsız yargı denetimine tabi olması gerektiğini belirtiyor.

Sosyal ve Ekonomik Yansımalar

Petrol gelirleriyle uzun yıllar geniş sosyal haklar sunan Kuveyt’te, son dönemde ekonominin çeşitlendirilmesi süreciyle birlikte sosyal sözleşmenin de yeniden tanımlandığı ifade ediliyor. Haklar grubu yetkilisi Andrew McIntosh, vatandaşlıktan çıkarma dalgasını “Kuveyt kimliğini yeniden tanımlama ve devlet yükümlülüklerini daraltma” çabası olarak yorumluyor. Mohammed al-Mail ise sürecin daha derin bir siyasi krize işaret ettiğini savunarak, emir’in anayasal meşruiyetinin tartışmalı hale geldiğini ve hükümetin demokratik olmayan yöntemlerle gücü merkezileştirdiğini dile getiriyor. Kuveyt’te devam eden bu uygulamalar, yalnızca bireysel hak kayıplarına değil, ülkenin uzun yıllardır inşa ettiği siyasi ve toplumsal imajın da ciddi şekilde sorgulanmasına yol açıyor.

Kaynak: Gazete Oksijen