2025-2026 eğitim öğretim yılında hayata geçirilecek olan “Hedef Temelli Destek Eğitimi” dersi, liselerde yepyeni bir sürecin habercisi. Peki, bu ders öğrencilere gerçekten ne kazandıracak? Not verilmeyecekse başarı nasıl ölçülecek, ders içeriği kim tarafından belirlenecek ve bu uygulama okul dışı takviye ihtiyacını nasıl etkileyecek?
"Hedef Temelli Destek Eğitimi" 12. Sınıf Müfredatına Girdi
Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), üniversiteye geçiş sürecindeki öğrencilerin akademik başarılarını artırmak ve sınav hazırlıklarını okul ortamında desteklemek amacıyla yeni bir adım attı. 2025-2026 eğitim öğretim yılı itibarıyla 12. sınıflarda “Hedef Temelli Destek Eğitimi” adlı yeni bir ders müfredata dâhil edildi.
Öğrenci ve veli talepleri doğrultusunda geliştirilen bu ders, ortaöğretim haftalık ders çizelgelerinde yapılan güncellemeyle resmi olarak uygulanmaya başlanacak. Dersin temel amacı, öğrencilerin öğrenme eksikliklerini gidermek, geçmiş yıllardaki bilgi açıklarını kapatmak ve üniversiteye hazırlık süreçlerine kurumsal bir destek sağlamak olacak.
Dersin Kapsamı ve Süresi
“Hedef Temelli Destek Eğitimi”, okul yönetimleri tarafından öğrenci tercihlerine göre haftalık 3 ila 6 saat arasında planlanabilecek. İçeriği; Türk dili ve edebiyatı, matematik, fizik, kimya, biyoloji, tarih, coğrafya, felsefe, sosyoloji, psikoloji, mantık, yabancı dil, çağdaş Türk ve dünya tarihi, T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük, din kültürü ve Türk kültür ve medeniyet tarihi gibi alan derslerinden oluşacak.
Her bir ders için haftalık en az 1, en fazla 3 saat ayrılabilecek. İçerikler ise ilgili öğretim programları temel alınarak zümre öğretmenleri tarafından hazırlanacak.
Not Verilmeyecek, Gelişim İzlenecek
Bu ders kapsamında öğrencilere not verilmeyecek. Bunun yerine öğrencilerin bireysel gelişimleri süreç odaklı olarak takip edilecek; ihtiyaç duyulan alanlarda geri bildirimlerle desteklenecek. Öğretmenler, ders içeriklerinde MEB’in yapay zekâ destekli bireysel öğrenme platformu MEBİ’den de yararlanabilecek.
Okul Dışına Bağımlılığı Azaltma Hedefi
Dersler okul saatleri içinde işlenecek şekilde planlanacak. Böylece öğrencilerin dış destek ihtiyacı minimuma indirilerek eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi hedefleniyor. Uygulama, aynı zamanda öğrencilerin sınav hazırlığını okul ortamında ve öğretmen rehberliğinde gerçekleştirmesine imkân tanıyacak.
