Konuşmasında; “Ahlak; beşeri ilişkilerin temeli, toplumu doğru şekilde tanzim etme sorumluluğunun motivasyon kaynağıdır. Ancak milli kültürün ve milli şuurun oluşmasını sağlayan, insani hasletlere uygun bir ahlak anlayışının hakim olması için ise doğru eğitim metotlarının icrası gerekmektedir.” ifadelerini kullanan Osmanağaoğlu “Öğretmen ise merhametiyle, bilgisiyle ve diğer ulvi meziyetleriyle geleceği şekillendirecek olan evlatlarımızın arkalarındaki yalçın bir dağdır. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli "Öğretmen bir şahıstan şahsiyet çıkaran, insana insanlığın inceliklerini anlatan, hamlığı olgunlaştıran sanatkârdır." dedi.

İnsana, hayvana hatta her türlü cisme karşı şiddetin, yabancı kaynaklar ve sosyal medya aracılığıyla telkin edildiğini söyleyen Osmanağaoğlu “Türk milletinin cevheri aslisi olan beşeri hasletlerinin, Türk milletine yabancılaşmış referanslarla hedef alındığı bir çağda, eğitimcilerimize ve elbette Bakanlığımıza büyük görevler düşmektedir. Türk milletinin merhamet ve adaletle yoğrulmuş değerlerinin yaşanması ve yaşatılması ancak bu şekilde mümkün olacaktır. Asrın aktığı istikameti anlamak, milli olan ile evrensel olanı değerlendirebilme kabiliyetine haiz olmak, ancak bu şekilde sağlanabilecektir. Kendinden başkasına yaşam hakkı tanımayan, “eşref-i mahlukat” güzellemesi yaparken çeşitli saplantılarla ve medeniyet zorbalamasıyla kutuplaşma ve ayrışma tohumları eken urlar, ancak bu şekilde sökülüp atılacaktır. İnsan ilişkilerine mesafeli, hayvan sevgisinden mahrum, doğaya saygıdan yoksun, bireyselleşmenin ve cinsiyetsizleştirme operasyonlarının etkisinde bir millet dayatması, elbette bu topraklarda mayası tutmayacak bir dayatmadır.” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE YÜZYILININ TEMELLERİ EN GÜÇLÜ HARÇ; EĞİTİM İLE ATILACAKTIR

Konuşmasında “Eğitim ordumuz yurdumuzun dört bir yanında adeta bir seferberlik ruhuyla çalışmakta, emek vermekte, Türk ve Türkiye Yüzyılının temellerini en güçlü harç ile yani eğitimle atmaktadır.” ifadelerini kullanan Osmanağaoğlu Şunları söyledi:

Temelini, milli tarihin ve milli şuurun da kapsadığı bir eğitim anlayışının tatbik edilmesi yönünde atılan her adım kıymetli, her çalışma değerlidir. Ve elbette her aşamasında da destek bulacaktır. Yurdumuzun tamamını ilgilendiren bir husus olan bağımlılığın her türlüsüyle mücadele konusunda radikal önlemlerin alınması gereken bir süreçten geçtiğimiz ortadadır. Sağlıklı internet kullanımı konusu başta olmak üzere, hem eğitimcilerimizi hem de ailelerimizi zor durumda bırakan dijital bağımlılıkla mücadelede daha fazla ve daha hızlı mesafe kat edilmesi, tercihten çok zorunluluk olarak önümüzde duruyor. 8 Eylül sabahı İzmir’de; Birinci Sınıf Emniyet Müdürümüz Muhsin Aydemir’in ve Polis Memurumuz Hasan Akın’ın şehit olmasına sebep olan 16 yaşındaki saldırganın dijital mecralar aracılığıyla bu saldırıya motive olması, durumun ciddiyetini göstermesi açısından sadece bir misaldir. Diğer yandan; bugün sıkça gündeme gelen “suça sürüklenen çocuk” probleminin ortadan kalkmasına katkı sunacağını düşündüğümüz; disiplin cezası alan gençlerin aileleriyle birlikte rehabilite edilmesine vesile olacak projelerin hayata geçirilmesi de ertelenemez bir ihtiyaçtır. Çünkü bugün disiplin cezası alan çocuğun yarın “suça sürüklenen çocuk” olarak anılması işten bile değildir. Diğer en büyük tehditlerden birisi de maalesef yasaklı madde kullanımı ve yasaklı madde bağımlılığıdır. Bu konuda alınan ciddi tedbirleriniz olduğunun farkındayız. Lakin birçok yerde kurumlarla iş birliği de geliştirilerek aileleri de içine alan bir mücadele mekanizmasının tesis edilmesi, bu mücadeleye daha da ağırlık verilmesi, daha iyi sonuçlar alınmasında etkili olacaktır.

İZMİR’E DAİR BEKLENTİLER OSMANAĞAOĞLU’NUN GÜNDEMİNDEYDİ

Konuşmasında Bayraklı’da yıkımları gerçekleştirilen; Ticaret Borsası Ortaokulu’nun, Fatma Hikmet Kaşerci Okulunun, Durmuş Yaşar İlköğretim Okulunun yeniden inşası için beklenti olduğunu vurgulayan Osmanağaoğlu şunları söyledi:

“Bayraklı Postacı Mahallesinde yapımı planlanan, 2019 yılında programa alındığı bilinen okulun inşa edilmesi, Bornova Çamkule Mahallesinde ve Birlik Mahallesinde deprem riski sebebiyle yıkılan okulların yerine yenisinin yapılmasının, 2025 yılında gerçekleştirilen tasarruf tedbirlerinin ardından programa alınması vatandaşlarımızı ziyadesiyle memnun edecektir. Diğer yandan, Aliağa ilçemizde bir öğretmenevi ihtiyacı uzun zamandır bilinmektedir. Bunun yanında öğretmenevinin verdiği hizmeti verebilecek, eğitime katkı için de büyük bir fark yaratacak Turizm Otelcilik Meslek Okulunun ve Turizm Uygulama Otelinin de ilçeye kazandırılması vatandaşlarımızın en büyük beklentileri arasındadır. Söz konusu talebe ilişkin projelendirme çalışmalarının yapıldığı da bilinmektedir. Yine Aliağa ilçemizde Anadolu Liseleri, Mesleki ve Teknik Liseleri ile İmam Hatip Lisesi bulunmaktadır; ancak ilçede Fen Lisesi bulunmamaktadır. Öğrenciler; en yakını 40 km uzaklıkta olan Bergama, Menemen, Çiğli, Bornova ve İzmir merkezdeki fen liselerine gitmek zorunda kalmakta, bu da ulaşım, zaman ve mali yük oluşturmaktadır. Bölgede artan liman turizmi, konaklama, hizmet ve işletme alanlarındaki istihdam ihtiyacını karşılamaya büyük katkı sunacağı düşünülen Turizm Meslek Lisesinin açılmasını da takdirlerinize sunmak isterim. Kemalpaşa İlçesine bağlı Ulucak Mahallesi 35 bin vatandaşımızın yaşadığı ve okul ihtiyacının iyiden iyiye hissedildiği yerleşim yerlerimizin arasındadır. Menemen ilçemizde; hem 9 Eylül Mahallemizi hem de 29 Ekim Mahallemizi rahatlatacak Ulukent İlkokulu ile ilgili çalışmaların başlatılması da vatandaşlarımızı sevindirecektir. Ayrıca Menemen ilçemize bağlı Irmak Mahallesinde 32 Derslikli 100. Yıl Ortaokulu yaklaşık 6 yıl önce yıkılmıştır. Okulun yerine yenisinin yapılmasına dair beklentiyi de arz etmek isterim. Kırsal Mahallelerimizde sıkça karşılaştığım bir hususu da müsaadenizle arz etmek isterim. Malumunuz birçok yerde köy okullarımız var. Kullanılmayan bu binaların Kaymakamlıklarımızın ve Muhtarlıklarımızın koordinasyonunda, kullanılmaya müsait olanlarının sosyal aktivitelerde kullanılmak üzere kazandırılması yönünde büyük bir beklenti vardır.”

Kaynak: Haber Merkezi