Danışan deneyimlerinden yola çıkarak kaleme aldığı yazılarla tanınan Gülcan Özer’in yaşamı ve kariyeri araştırma konusu oldu. Gülcan Özer kimdir, hangi alanlarda çalışmalarıyla öne çıkıyor?
Gülcan Özer: İlişkilerin Derinliklerine Yolculuk
Uzman psikiyatrist, yazar ve terapist Gülcan Özer, bireysel yaşamların ve ilişkilerin dinamiklerini çözümlemeye adanmış bir kariyere sahip. “İnsan hikâyelerini dinlemek, çözümlemek ve onlara eşlik etmek benim mesleki tutkum” diyen Özer, hem akademik hem de klinik anlamda geniş bir yelpazede çalışmalar yürütüyor.
Tıptan Terapötik Alanlara Uzanan Yolculuk
1990 yılında Anadolu Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Özer, psikiyatri alanındaki uzmanlığını Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tamamladı. Ardından Kocaeli Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı’nda görev aldı. Bu süreçte hem bireysel hem de grup terapileri alanında yoğunlaştığını belirten Özer, çeşitli klinik araştırmalarda da yer aldı.
“Tıp eğitimi bana insan bedenini, psikiyatri ise insan ruhunu okumayı öğretti” diye konuşan Özer, psikoterapinin yaşamının merkezine yerleştiğini dile getirdi.
Aile ve Çift Terapisinde Derinleşti
Klinik deneyimlerini daha da derinleştirmek üzere ilişki ve aile terapisine yönelen Gülcan Özer, özellikle çift terapisi alanında dikkat çekici çalışmalar yaptı. Alanında uzman profesyonellere yönelik eğitim programları hazırlayan Özer, bu sayede hem sahadaki uygulamaların niteliğini artırmayı hem de genç terapistlere rehberlik etmeyi amaçladığını ifade etti.
Terapi İstanbul’un Kurucusu
2002 yılında Terapi İstanbul’u kuran Gülcan Özer, hem bireysel danışanlara hem de uzmanlaşmak isteyen terapistlere yönelik eğitim ve terapi hizmetleri sunmaya başladı. Bugün hâlâ aktif olarak psikoterapi çalışmalarına devam eden Özer, evlilik terapisi eğitimlerinde ise bütünsel bir yaklaşımı benimsediğini vurguladı.
“Herkes Kendi Hayatının Kahramanı”
Gülcan Özer’in kaleme aldığı Herkes Kendi Hayatının Kahramanı adlı kitabı, bireyin içsel yolculuğunu ve yaşamın dönüm noktalarındaki kararlarını ele alıyor. Kitabında hem terapötik hem de yaşam deneyimlerinden süzülen içgörülere yer veren Özer, okuyucuya kendi yaşam öyküsünün sorumluluğunu alma çağrısı yapıyor.
