İzmir’in Seferihisar ilçesinde bulunan Teos Yat Limanı’nın kapasitesinin artırılmasına yönelik hazırlanan proje, hem bölge halkı hem de çevre bilimciler tarafından ciddi eleştirilerle karşılanıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın askıya çıkardığı Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna karşı Seferihisarlılar harekete geçti. Vatandaşlar, projeye ilişkin itirazlarını içeren dilekçelerini Seferihisar Kaymakamlığı’na teslim etti. Dilekçeler, değerlendirilmek üzere Bakanlığa gönderildi.

Kamu yararı yok sayılıyor

Yurttaşlar, itirazlarında başta yerel yönetimlerin görüşlerinin yok sayılmasını, Sığacık Körfezi’nin taşıdığı deprem ve tsunami risklerinin dikkate alınmamasını ve Alaçatı-Sığacık kıyılarının ekolojik kırılganlığına dikkat çekti. Seferihisar Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, kapasite artışının balıkçılığa, kıyı erişimine ve kentsel planlamaya zarar vereceğine dair uyarılarına rağmen projede ısrar edilmesini eleştiren yurttaşlar, bu yaklaşımın kamu yararıyla bağdaşmadığını vurguladı.

Süreç daha bütünlüklü biçimde değerlendirilmeli

İtiraz dilekçelerinde, proje alanının hem kentsel hem de arkeolojik sit alanlarıyla yakın ilişkide olduğu, bu nedenle koruma süreçleri tamamlanmadan uygulamaya geçmenin ciddi riskler barındırdığı ifade edildi. Özellikle Akdeniz fokunun da içinde yer aldığı pek çok türün yaşam alanı olan kıyı şeridinde, kapasite artışıyla geri dönülmez zararlar oluşabileceği uyarısında bulunuldu. Bölgenin geçmişte yaşadığı deprem ve tsunami olayları hatırlatılarak, afet riski konusunun ÇED sürecinde daha bütüncül değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Mevcut planlamanın bu hayati unsurları yeterince içermediği kaydedildi.

Halkın gerçek ihtiyaçlarına karşılık vermiyor

Seferihisar Belediyesi'nin de bu hafta içinde resmi olarak projeye itiraz ettiği bilgisi kamuoyuyla paylaşıldı. Yapılan açıklamalarda, kapasite artışının Seferihisar halkının gerçek ihtiyaçlarına karşılık vermediği ve kamu yararını gözetmediği vurgulandı. Dilekçe teslimi sırasında yapılan ortak açıklamada, bu itirazların temel amacının sadece doğal çevreyi korumak değil, aynı zamanda bölgenin geleceğini, sosyal dokusunu ve yaşam kalitesini savunmak olduğu vurgulandı.

Kaynak: Haber Merkezi