Zirai dondan ağır yara alan Türkiye tarımı, bu kez ihracatta pestisit kalıntısı engeline takıldı. Avrupa’nın gıda güvenliği sistemi RASFF verilerine göre, mart ayında Türkiye menşeli 24 farklı ürün, sekiz ülkeden "sınır reddi" aldı. Uzmanlara göre, denetimsiz pestisit kullanımı, dış ticaretin en kırılgan halkasını tehdit ediyor.
Avrupa Birliği’nin Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF), 2025 yılı Mart ayı raporunu yayımladı. Türkiye, 40 ayrı ürün bildirimiyle sistemde yer alırken, bu bildirimlerin 24’ü sınır reddi, 7’si bilgi amaçlı uyarı, 5’i takip gerektiren bildirim ve 4’ü doğrudan uyarı kategorisinde sınıflandırıldı.
Özellikle yaş sebze, meyve ve kurutulmuş ürünlerdeki kalıntı tespiti dikkat çekerken, Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Ahencan Tayakısı, pestisit kullanımında denetim eksikliğine işaret etti:
“İhracat ürünlerimizde kalıntı sorununun önüne geçebilmek için pestisit kullanımının mutlaka bilinçli ve denetimli yapılması gerekiyor” dedi.
"Yurtiçi Temiz, İhracatta Sorunlu"
Tayakısı, Türkiye iç pazarında yapılan analizlerde riskli ürün sayısının düşük olduğunu, buna karşın ihracata yönelik ürünlerdeki kalıntı oranlarının endişe verici düzeyde olduğunu belirtti:
“Pestisitler doğru madde, doz ve uygun bekleme süresiyle kullanıldığında ilaç; aksi halde zehir etkisi yaratır” değerlendirmesinde bulundu.
"ZMO Devre Dışı Bırakılıyor"
Tayakısı, Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı laboratuvarlarda analizlerin standardize edilmediğini, saha denetimlerinin ise yetersiz kaldığını savundu. Hasat öncesi araziden alınan numunelerin kontrolünde ZMO’nun dışlanmasının ciddi bir eksiklik olduğunu vurguladı:
“Üretimin her aşamasında yer alması gereken ZMO, denetim zincirinin dışında tutuluyor” dedi.
"Çift Katmanlı Denetim Şart"
İhracatta kabul edilen maksimum kalıntı limiti (MRL) değerlerinin ülkelere göre değişkenlik gösterdiğine dikkat çeken Tayakısı, üreticilerin belirsizlik içinde hareket ettiğini kaydetti.
“Tarım Bakanlığı, ihracat pazarlarında ortak MRL değeri belirlenmesi için çaba göstermeli. Aynı zamanda üreticiye danışmanlık hizmeti sunan ziraat mühendislerinin üretim sürecine aktif katılımı sağlanmalı” diyerek çözüm önerisini paylaştı.